urfaradikal.com haber sitemiz aracılığıyla depremler konusunda uyarıda bulunan Zeki Yıldırım:

"Deprem tehlikesi altında olan ülkemizde köklü önlemler alınmasının zamanıdır. Uzmanlar yaklaşan büyük Marmara depremi için uyarılarda bulunuyorlar. 
Ülkemizdeki yapı stokunun çoğu ekonomik ve yapısal ömrünü tamamlamış betonarme yapılar ve depremde çok ciddi hasarlar alıyorlar. Geri dönüşümü de olmayan beton yapı malzemesi depremde yıkılmasıyla hem doğayı kirletiyor hem de tahliye edilmesi çok zor olan bir malzeme. 

Betonarme yapıların ortalama  ömrü azami  50 yıl. Betonun geri dönüşümü de yok maalesef. Sürekli Yıkıp yeniden yapmakla da çimento, Agrega, demir için Doğa tahribatı tehlikeli boyutlara çıkıyor. Ülkemiz kaynakları inşaat sektöründen çekilerek daha çok Tarıma yönlendirilmeli ve inşaat sektörümüz ise kendini yenileyerek yenilenebilir kaynaklarla (çelik, ahşap, kargir yığma...vs.) yapı üretimine geçmelidir."  dedi.



Deprem sonrası duvar hasarları, sıva veya asma tavan dökülmeleri, cam pencere kırılması durumları...vb. durumlar gayet normaldir.Depremde olmasını istemediğimiz durum statik taşıyıcı sistem elemanlarının (kolon-perde-kiriş-döşeme) taşıma gücüne ulaşmaması durumudur. 

Deprem sırasında bir binanın en kötü sınırlı hasar düzeyinde deprem performansı sergilemesini isteriz. Böylece can kayıplarının önüne geçilmiş olunacaktır. En istemediğimiz durumlar ise orta ve ileri hasar düzeyleridir. Bu durumlarda hem can hem de mal kayıpları yaşanır.

Depremde can ve mal kayıplarının önüne geçebilmek için eski binalarda riskli yapı tespiti yaptırılması Ve kentsel dönüşüm kanunundan faydalanarak yeni sağlıklı ve güvenli yapıların yapılmasını sağlamak, yeni tasarlanan binalarda da yapı denetim aşamalarının 4708 sayılı yapı denetim kanunu ve Türkiye bina deprem yönetmeliğine uygun denetimin yapılması mutlaka gereklidir. Unutmayalım 
“Deprem öldürmez, Riskli bina öldürür”


Mehmet Emin KUŞ/ urfaradikal.com