“Unutmayacağız, Unutturmayacağız”
Parti tarafından yapılan açıklamada, deprem felaketinin sadece bir doğal afet değil, aynı zamanda ihmallerin de büyük bir yıkıma yol açtığı bir felaket olduğu vurgulandı. Depremin etkilediği bölgenin, Türkiye’nin tarım ve ihracat açısından kritik bir konumda olduğu belirtilerek, bölgedeki sanayi ve istihdam kayıplarına dikkat çekildi.
Deprem Yönetmeliği Anayasal Güvenceye Alınmalı
Açıklamada, depremin yıkıcı etkilerinin en aza indirilebilmesi için kentsel planlamanın liyakat sahibi kişiler tarafından yapılması gerektiği ifade edilirken, imar izinleri ve yapı denetim süreçlerinin ranttan uzak tutulmasının önemine vurgu yapıldı. Deprem yönetmeliklerinin kanunlarla değil, Anayasa ile güvence altına alınması gerektiği belirtilerek, "Bir daha kimse insanlarımızın canı ve malı üzerinden rant devşirmesin" denildi.
“İki Yıl Geçti, Eksiklikler Devam Ediyor”
Açıklamada, depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen bölgedeki kalıcı konut sorunlarının hâlâ tam olarak çözülemediği vurgulandı. Barınma, sağlık, eğitim ve istihdam gibi temel ihtiyaçların hala tam anlamıyla karşılanmadığına dikkat çekilirken, yetkililere sürecin hızlandırılması çağrısında bulunuldu.
“Siyasetten Uzak, Birleştirici Bir Dil Kullanılmalı”
Parti yetkilileri, anma etkinliklerinin siyasi polemiklerden uzak, birlik ve dayanışma mesajları içeren bir çerçevede olması gerektiğini belirtti. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:
"Bugün siyaset yapma günü değil, acıyı paylaşma ve geleceği birlikte inşa etme günüdür."
İstanbul Depremi Uyarısı: “Tedbir Alınmalı”
Yeniden Refah Partisi, olası İstanbul depremi konusunda da uyarılarda bulunarak, gerekli tedbirlerin alınmaması halinde çok daha büyük bir felaketin yaşanabileceğine dikkat çekti. Açıklamanın sonunda, “Vakit milletçe birlik olma, kardeş olma vaktidir” denilerek, depremde hayatını kaybeden vatandaşlar rahmetle anıldı.
Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa Sosyal İşler Başkanlığı
Basın Açıklamasının Tam Metni;
06
Şubat 2023 Saat 04.17
O GÜN HEPİMİ ÖLDÜK.
BAZILARIMIZI TOPRAĞA VERDİK
6 Şubat’ta yaşanan Kahramanmaraş
merkezli 65 saniye süren 7,6 büyüklüğünde ve Elbistan merkezli 45 saniye süren
7,8 büyüklüğünde iki ayrı deprem, Maraş, Malatya, Adıyaman, Hatay, Gaziantep,
Osmaniye, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Kilis dâhil on ilimizi yıktı.
Sonradan Bakanlar Kurulu Kararı ile Elazığ, Bingöl, Kayseri, Mardin, Tunceli, Niğde, Batman, Sivas'ın Gürün ilçesi Genel Hayata Etkili Afet
Bölgesi olarak kabul edildi.
Deprem, Türkiye’nin 11 şehrini vurarak Almanya'nın toplam yüz ölçümü kadar bir bölgede
hasara yol açtı.
Depremin
yıktığı 10 ilimiz, 112 İlçe, 7200’ den fazla köy toplam 100 BİN 667 Km2 alan
etkilendi. 103 Ülkeden büyük coğrafya.
Deprem ülke nüfusunun yüzde 16'sına tekabul
eden yaklaşık 15 milyon kişiyi etkiledi. Bölgede 122 ülkeden fazla
nüfus yaşıyordu.
Depremin
Acı Bilançosu; 53 bin 537 kişi hayatını kaybetti, 107 bin 213
kişi de yaralandı.
Depremin
ardından 36 bin 932 bina yıkıldı. 26 bin binada arama kurtarma çalışması
gerçekleştirildi
Depremin 100 MİLYAR DOLAR üzerinde bir maddi
hasara sebep olduğu açıklandı.
Afet bölgesinde toplam kaç konut yapılması
planlanıyor?
Cumhurbaşkanı
Erdoğan, depremlerden sonra 31 Mart'ta yaptığı konuşmada, “319 bini 1
yıl içinde olmak üzere toplam 650 bin yeni konut yaparak depremzede
vatandaşlarımıza teslim edeceğiz” demişti.
Dönemin Şehircilik
Bakanı Mehmet Özhaseki ise 14 Eylül'de TRT Haber’e TOKİ
olarak, depremzedeler için inşa etmesini istedikleri konut
sayısını 850 bin olarak açıklamıştı.
2 yıl sonra ise Cumhurbaşkanlığı raporuna göre
11 ilde toplam 518.009 konut yıkıldı veya ağır hasar aldı. 131.577 konutta ise
orta derecede hasar tespit edildi.
Devlet, bir yıl
içinde konutları teslim etme sözü vermişti. Fakat
mevcut durumda, deprem bölgesinde teslim edilen
konut ve iş yeri sayısı 155.124.
Bölgede şu ana kadar
321.293'ü konut, 19.010'u ticari ünite olmak üzere toplam 340.303 bağımsız
bölümün ihalesi gerçekleştirildi.
AFAD tarafından,
depremden etkilenen 11 il ve ilçede 400.904 konut ve 40.486 iş yeri olmak üzere
toplam 441.390 hak sahibi belirlendi.
Son açıkladıkları ve çok azaltılan verilere
göre, ihtiyaç duyulan toplam konut sayısı 400.904'tür. Şu ana kadar 155.124
konut teslim edildiğine göre, bölgede hâlâ yaklaşık 245.780 konuta ihtiyaç
bulunmaktadır.
İllere göre yıkılan bina sayıları
HATAY 13,883
OSMANİYE 649
MARAŞ 7,307
ŞANLIURFA 633
ADIYAMAN 5,826
KİLİS
448
MALATYA 4,238
ADANA 88
GAZİANTEP 3,783
ELAZIĞ 56
DİYARBAKIR 21
TOPLAM 36,932 Bina Yıkıldı
Depremin yıktığı 10 İl, ülkenin gıda ambarı, tarımda ihracat üssü. Tarımsal ürünlerin yetiştirildiği alanların ¼’ü bu on ilde yer alıyor.
10 İlin toplam ülke ihracatındaki payı % 9 (20,1 Milyar USD) idi.
Türkiye genelinde ki, 54,573 gıda işletmesi %12 bu on ilde bulunuyordu.
Bölgede 36 OSB ülke genelinin % 13,4’ü burada kurulu ve 340 BİN kişi istihdam ediyordu.
Depremin bu kadar yıkıcı olmasının ihmalinde sebebi olan kim varsa mutlaka hesabının sorulması lazımdı. SORULMADI.
Bu deprem hiç değilse bir milat olmalı ki bir daha kimse insanlarımızın canı ve malı üzerinden rant devşirmesin.
Bozuk zeminde ölüm katları yükselmesin. Yaptılar mı HAYIR.
Depremde bazı şehir merkezleri, ilçeler, köyler bir daha inşa edilemeyecek şekilde yıkıldı. Dozerler bir taraftan girip diğer taraftan çıkıyor.
Artık şehirlerin kaderi hakkında kararlar almak için söz sahibi olmamız gerekiyor. DİNLİYORLAR MI? HAYIR.
Deprem alt yapısı, imar konusunu, kanun - yönetmelikler ile değil ANAYASA ile çözmeliyiz ki kimse rant uğruna kanun değiştiremesin.
Belediyelerde imar izni ve planlamalarına yetkin liyakatli kişi ve kurumlar karar vermeli.
TÜİK 2021 yılında yaptığı Bina Nitelikleri göre, 6 Şubat 2023'te art arda gelen depremlerde en çok etkilen 10 şehirde
1981-2000 yılında inşa edilen binaların oranı % 26,1 -- 2001 ve sonrası inşa edilen binaların oranı ise yüzde 51,8.
Depremin en çok yıktığı Hatay'da 2001 öncesi yapılan binaların oranı yüzde 46,1 -- 2001 sonrası yapılan binaların oranı ise yüzde 50.
Kahramanmaraş'ta 2001 öncesi yapılan binaların oranı yüzde 38,6 2001 ve sonrasında yapılan binaların oranı ise yüzde 58.1.
Deprem yönetmeliği konusunda, gelişmiş ülkeler, AB, Japonya, ABD standartlarında düzenleme ve yapılanmayı Anayasal olarak derhal kurmalıyız. Çünkü ülkemiz fay hatları üzerinde ve devamlı sallanıyoruz.
Bakınız Kandilli Rasathanesi tarafından yapılan açıklamaya göre 6 Şubat 2023 depremlerinin ardından, 4 Şubat 2024 saat 03:00 itibarıyla 1 yılda meydana gelen artçı deprem sayısı bölgede toplam 45 bin 756 deprem meydana geldi. Bölgede meydana gelen deprem sayısı günlük 40-50 arasında değişti.
6 Şubat depreminin 2. yıl dönümünde düzenleyeceğimiz anma etkinlikleri ve vereceğimiz mesajlar, hem halkın acılarını paylaşan hem de çözüm önerileri sunan bir çerçevede olmalıdır. İşte bu konuda bazı öneriler:
1. Siyasetten Uzak, Birleştirici Bir Dil Kullanmak
Deprem, siyasi çekişmelerden bağımsız olarak herkesin ortak acısıdır. Bu yüzden anma etkinliklerinde parti kimliğinden çok toplumun dayanışmasını ön plana çıkaran bir dil kullanılmalıdır.
“Bugün siyaset yapma günü değil, acıyı paylaşma ve geleceği birlikte inşa etme günüdür.” şeklinde bir yaklaşım benimsenmelidir.
2. Depremzedelerle Doğrudan Temas Kurmak
*Resmi törenlerle sınırlı kalınmamalı, depremzedeler ziyaret edilmeli, konteyner kentlerde, çadır alanlarında veya yeni yerleşim bölgelerinde halkla birebir temas kurulmalıdır.
*Depremzede ailelerin yaşadığı mağduriyetleri dinleyerek, onların sesini duyurmak için basın açıklamaları ve sosyal medya paylaşımları yapılmalıdır.
*Özellikle kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve engelliler gibi kırılgan gruplara yönelik destek ve dayanışma mesajları verilmelidir.
3. Eksiklikleri Yapıcı Bir Şekilde Gündeme Getirmek
*Sadece eleştiri yapmaktan kaçınılmalı, bunun yerine çözüm önerileriyle birlikte eleştiriler dile getirilmelidir.
*“İki yıl geçmesine rağmen on binlerce vatandaşımız hâlâ kalıcı konutlarına kavuşamadı. Sürecin hızlanması için bizler de önerilerimizi sunmaya ve takip etmeye devam edeceğiz.”
*“Deprem bölgesinde sağlık, eğitim ve istihdam sorunları hala tam olarak çözülmedi. İktidarın bu konularda daha hızlı adım atması için baskımızı sürdüreceğiz.”
Yeniden Refah Partisi olarak, 6 Şubat deprem şehitlerini anma çalışmasında polemiklerden kaçınmalı, halkın acılarını paylaşan, eksiklikleri dile getiren ama aynı zamanda çözüm önerileri sunan bir duruş sergilemeliyiz. Anma etkinlikleri, yalnızca geçmişi hatırlamak değil, gelecekte benzer acıların yaşanmaması için ne yapılması gerektiğini vurgulayan bir perspektifle ele alınmalıdır.
Yeniden Refah Partisi 2’nci yılı dolan depremin vurduğu bölgeyi ve vatandaşlarımızı unutmadı. Unutmayacak ve Unutturmayacak. Bölge ayağa kalkana kadar çalışacağız
Tedbir Şart. Allah göstermesin olası İstanbul depremi sınavı yaşadığımız deprem bilançosundan çok daha büyük ve dramatik olacaktır.
Yaramız çok derin acımız çok büyük. Yaralarımız hasret arttıkça daha çok kanayacak, iyileşmeyecek ama bu tedbirlerle hiç değilse çocuklarımız için umut bizi iyileştirecek.
Vakit milletçe birlik olma, kardeş olma vaktidir.
Saygılarımızla..
Yeniden Refah Partisi Şanlıurfa Sosyal İşler Başkanlığı
YORUMLAR