“Oku yaratan Rabbinin adıyla oku!” diye başlayan bir emir kadar yüreklendirici ve harekete geçirici başka bir şey daha bilmem! Yüreklendirici ve umut bahşediyor aynı zamanda.
Karea kökünden gelen İkra anlayarak ve düşünerek okumak anlamını taşımaktadır. Yani ikra sözlük anlamı olarak yalnızca okumayı içermez. Anlayarak ve düşünerek okumayı içerir.
Peki ne okumalı insan? Sonra… Okunacak kadar çok şey var ki! Hepsi insanın dönüp kendisine kıymet vermesine bakıyor!
Kendi nefsini
Duygularını
Erdemlerini
Hayatın imtihanlarını, sınanmalarını
Ders alabilmeyi okumak
Hayatın kaynağını, özünü okumak
Doğayı,
Tabiatla, kâinatla bir yani yek olduğunu anlamak
İnsanları, yapıp ettiklerini…
Okunacak bir dünya dolusu şey var! Ama bunu yapacak cesaret var mı insanda, ona bakmak gerek. Yoksa neden o cesaret yok, bunu da okumak…
Elbette önce kendini, duygularını, yönelimlerini, heyecanlarını, sorumluluklarını, başına gelen türlü halleri, davranışlarının nedenini ve sonuçlarını okumak muazzam bir farkındalığın kapısını aralar insan için.
Misal geceyi okumak… Bir gece uyku tutmadı ve yatamıyorsunuz. Okuyun, geceyi okuyun.
Gece, nefsinin karanlık yönlerini açığa çıkartmaktır aslında. Kendini yardımsever gören ve kabul eden birinin karanlık yanında cimrilik olabilir. İyi niyetli olduğunu söyleyip duranın içten pazarlıklı biri olması gibi…Hiç umulmadık bir yerde bu karanlık yönünün etkisiyle kötü bir seçim yapabilir insan. Sonra dönüp bunu neden yaptım, nasıl yaptım diye karara düşünüp dövünebilir. İşte uyku tutmamışken geceyi okuyuvermek, kendi karanlığını, karanlık yönlerini keşfedebilir ona göre de bir tedavi uygulayabilirsin.
Okumak, sadece yazılı bir metin okumak değildir. Yazılı metinde okuduklarını hayatına yansıtmak, nefsine uygulatmak, içselliğinde büyük bir teslimiyetle hissetmektir. Yazılı metni okumaktan maksat bu sonuçlar değilse? Bu nasıl okumak olur? Okunan metin yük olmaz mı insana? “Kitap yüklü merkep” misalini tam da burada düşünmek lazım.
Okumak bir yolculuk aynı zamanda, bir süreç. Sonunda hamlığın bitip olgunluğun geldiği kemâlattır. Bitmesi hiç istenmeyen bir yolculuk bir yük ve zorsunma değildir. Aksine yolculuğun kendisi istenendir. İstekle çıkılan bir yolculuk kadar keyif veren başka bir şey var mıdır? Keyfine varıldı mı sürekli aranan bir yolculuk olur okuma yolculuğu... Hazır tatil de olmuşken keyifli okumalar...
YORUMLAR