Reklam
Reklam
Yumurta'nın Kadri..
Perihan Taşdemir Taylı

Perihan Taşdemir Taylı

Yumurta'nın Kadri..

27 Nisan 2022 - 00:17

"Yumurta dışarıdan kırılırsa hayat sona erer ancak içeriden kırılırsa hayat başlar ve devam eder...” İbn-i Rüşd 

Bana göre her zaman çok esaslı ve mucizevî bir tespit olmuştur bu... İçeriden kırılmak ve yeni bir fırsatın/ hayatın/umudun doğması..:

Her insanın ilk günden beri çıktığı yolda karşılaştığı olaylar, kişiler, yerler, tecrübeler, renkler, iklimler, kokular, şekiller, desenler, ahenkler, tınılar...o kadar farklı ve derindir ki tüm bunların insan üzerindeki etki , değişim ve dönüşümü de kişiden kişiye çok görecelidir...

Ama her ne olursa olsun gün gelir, olması gereken zamanda ve mekanda, o kişi üzerinde öyle bir çarpıcı etkiye sahip olur ki işte tam da o an’da o kişi artık biraz öncesine göre bakış açısını/algısını değiştirmiş ve bu meyanda dünyası da değişmiştir! 
İşte buna nurlanma / hidayet/ aydınlanma/ uyanış/ tekâmül diyoruz... Ve o an’a da uyanış vakti yani “ Kadir gecesi” !...

Bir şeylerin artık eskisi gibi gelmediği, değersel ve manâsal olarak çok daha farklı bir içeriğe kavuştuğu, bakış/ görüş/ algı/ idrak/ bilinç seviyemizin artarak çok daha kıymetli/ ederli /değerli bir hale dönüştüğü anlardır işte her birimizin ‘ Kadir’i (gecesi) ‘... 

Tıpkı Resul’e de olduğu gibi...
Onca yıllık emek/ çaba/ gayret/ özveri/ fedakarlık/ derinleşme/ idrak/ bilinç ve yalnızlaşma sonucu O’nun algısındaki değişimler ve dönüşümler sonucunda sunulmuş bir ödül ve/ya hazine idi ‘ vahiy’... Bu kadir/ değer/eder hayatına aktardığı ve yaşamıyla sahip çıktığı ve örneklik teşkil ettiği ilkelerinin ve aklâkının sonucunda aşikâr olmuştu ; tıpkı bizler de aynı emeği ve gayreti sarf edersek bizlere de olabileceği gibi...

Bunca yıllardır özünden koparılmış olan vahiy, Ramazan, Kadir (gecesi), salat, namaz, oruç ve infak...nedeniyle Kadir gecesini de tamamen şekilci bir anlayışa terk hatta hapis ederek derin manâ ve mesajlarından uzaklaştırdığımız içindir ki bizlerde olması beklenen değişim/ dönüşüm/ gelişim/ uyanış / bilinç oluşamamaktadır zira tüm sevabı, ecri ve karşılığı bir güne/ geceye/ aya hasletmekteyiz... Derin, hassas, içerikli ve hikmetli düşünce ve duygulardan uzağız...
Oysa ki “bir saatlik tefekkürün bin saatlik ibadetten evla olduğu...” hakikatine de inanırız ancak pek de uygulamayız...

Gelin bugün, bu Kadir günü/ gecesi her birimizin gerçekten de uyanışı ve dirilişi olsun. Ne dersiniz?!...

Her birimiz birer yumurtayız...
Yavaş yavaş olgunlaşan ve zamanı geldiğinde de kabuğunu çatlatarak o kaptan/ kalıptan/kılıftan çıkarak yeni bir boyuta ulaşacak olan... Ama bu yeni boyuta/ bilince geçişimiz dışarıdan zorlamalarla ve/ya bizim işimizi başkasının yapması ile olabilecek bir şey hiç değildir! 
Ne zaman ki sorumluluğumuzu üstlendik ve emekle, aşkla, şevkle, azimle yola revan olduk ... Ancak o zaman dönüşümümüz gerçekleşir...

Haydi Sevgili Yumurtalar,
İçeriden çalışmalara başlayalım ki o an geldiğinde ‘kadrimiz ‘ belli olsun...Kadir gecemiz de günümüz de hayırlı, huzurlu, bereketli, keyifli ve yararlı olsun...

Hayırla ve selametle...

Peri’han Taşdemir Taylı

YORUMLAR

  • 0 Yorum