"Deniz göçebeleri" olarak bilinen Bajau halkı yüzyıllardır Güneydoğu Asya'nın sularında teknelerde veya okyanus konutlarında yaşıyorlar, kendilerine ait bir vatanları da yok...
Yaşamak dışında tutundukları hiçbir şeyleri yok yani, ne kadar ilginç değil mi?!...
Su altında günde ortalama 5/6 saat geçirirler. Bir dalışta ortalama 12/15 dakika su altında, her hangi bir teçhizat olmadan, kalabilirler. 60 metreden fazla derinliğe dalarlar... Neredeyse hiç takvim, saat ya da doğum günü, zaman ve yaş mevhumları yoktur... Hayatî alışkanlıkları ve rutinleri çok değişik bizlerden... Özelliklerine baktığımızda çoğu şey için insanüstü veya imkansız denebilir ancak bunlar onların gerçekleri... Ruhsal işleyişleri çok farklı yani. Zaman ve mekan mevhumu hayatlarının merkezinde olmadığı için yaşam algıları bizden çok farklı ve sürekli ânı yaşadıkları için de doğal olarak akıştalar...
Yaşamları, yapıları, biyolojileri ve karakterleri çok farklı ve tüm bu farklılıklar da insanı çok daha derin bir tefekküre sürüklüyor doğrusu...
Yaşam tarzları bizimkinden çok değişik olduğundan buna bağlı olarak doğal bir evrim geçirmişlerdir, mesela ciğerleri bizlere göre iki kat büyüktür... Ve bu halleriyle dünyada başka da benzerleri bulunmamaktadır veya henüz bilinmemektedir...
Bajau'lara bakınca, bugün geldiğimiz son noktada tamamen her alanda tektipleşmiş, biyonik robotlar gibi ortak yazılımla kodlanmış, ye-iç-çalış-yat-kalk-eğlen moduna kilitlenmiş, her şeyin belirli bir rutinde yol aldığı, modern köleler sistemi içinde... böylesi özgün, özel, farklı, ruhanî, zamansız, mekansız, biyolojik olarak dahi değişik toplumların varlığı Yaratıcı'ya, yaratılanlara, yaşama, akışa ve âhir hayatlara algımızı sarsıyor ve kişiyi insanî vasıflara çekiyor...
Sözde gelişmiş, dönüşmüş, modern ve medeni bizler gibi toplumlara baktığımızda ise doymak, durmak, dinlenmek bilmeyen bir meta hırsı, bununla paralel sürekli bir çalışmak veya okulda okumak mecburiyeti, postkapitalist canavarın pençeleri arasında yaşamda kalmak için sürekli kendinden geçmek ve kendini unutarak hayatta kalmaya çalışmak!... Sanki bu hayatın tek amacı postkapitalizmin/ karanlık güçlerin emirlerini yerine getirmekmiş gibi yaşarken, aslında hiç yaşayamadan ve varolamadan, bu hayattan çekip gitmekmiş gibi...
Tüm o ideolojiler de, bu sistemin içinde inandığımız, savunduğumuz, koruduğumuz, uğruna malımızı, mülkümüzü, zamanımızı ve canımızı dahi verdiğimiz bir kutsal olarak tam da bu şekilde bizleri köleleştirmek için öğretilmedi mi, dayatılmadı mı, aktarılmadı mı zaten?...
Bajaular tüm insanlığa ırk, dil, din, ideoloji, mal, mülk, mekan, zaman ve vatan olmadan da nasıl yaşanılabiliri gösteren, anlatan ve şahit tutan bir toplum işte... Demek ki mümkün imiş!...
Kan dökmeye, düşmanlığa, hırsa, nefrete, doyumsuzluğa, katliamlara, sevgisizlik ve merhametsizliğe, adaletsizlik ve haksızlıklara düşmeden de doğal bir yaşam mümkün imiş...
Bunu idrak etmemiz için gönderilen/aşikar olan onca mesaja rağmen kör ve sağır olmayı seçen insanlık, Bajaular gibi yapıların şahitliğinde daha insanî ve ahlâkî bir zeminde medeniyet inşa edebilir. Bu da mümkün.
Lakin öncelikle bize dayatılmış ve artık bizim doğalımızmış gibi algıladığımız şu Matrix sisteminin duvarlarını bir yıkıp, tüm Hakikat dışı sistemlere dur deyip, kölelik zincirlerimizi kırdığımız ve ruhumuzu, aklımızı, duygularımızı, zihnimizi ve sezgilerimizi özgürleştirdiğimiz zaman yeniden doğarız, yeni bir başlangıç yaparız... Bunu her şeyden önce bizler iç dünyamızda ger-çek'leştirmeliyiz ki beraberinde de dış dünyamıza sirayet etsin... Değişimi dış dünyadan beklersek hem çok gecikebilir hem de oluştuğunda iç dünyamıza sirayet etmeyebilir!!!... Sonuç olarak yine bize bir yararı olmaz. Değişimi içten/ kendimizden/ akıl ve zihnimixden, gönül ve beynimizden başlatalım.
"... Kişi iç dünyasını değiştirmedikçe Ben o toplumları değiştirmem..." Rad/ 11 denir ya zaten...
Her şey göründüğü gibidir, hiçbir şey göründüğü gibi değildir... Her şey içiçe, birbiriyle bağlantılı... Bu hakikati görmeyi seçelim.
Y'ol'umuz her daim sev'gi'de buluşsun Canlar...
Peri'han Taşdemir Taylı...
Bajaularla ilgili belgesellerden yakîn bilgiye ulaşabilirsiniz...
YORUMLAR