Diren Ümmeti Muhammed yaşamak için, güzel günler için, evlatlarına, torunlarına güzel bir dünya bırakmak için diren, Hak davan için, Batıl ile mücadeleye devam etmek için diren… En güzel direniş nedir? Böyle bir soruyla başlayalım bu yazımıza herkes kendi cevabını yazsın gönül defterine döksün önüne içindeki kelimelerini. En güzel direnişim nedir benim, sorusunu yanıtlasın. Karantina günlerinde en güzel direniş direnmenin kendisi oldu bence!
Direniyoruz! Öyle dimdik başımız, gözümüz gelecekte bekliyoruz diren insanoğlu! Erdemi anlamlandırıyoruz sabırla değerlerimize dönüyor, yitirdiklerimizi arıyoruz...
Konfüçyüs demiş ki: "Bir insanın bilgisi yetse bile; onu taşıyacak erdemi yoksa neyi kazanırsa kazansın, sonunda her şeyi yitirir." Bizimle birlikte yürüyen bilgilerimizin, o bilgilerle kazandıklarımız, savaşlarımız aldığımız layklar, (beğeniler) paylaştığımız şiirler, söylediğimiz şarkılar, türlü çeşitli görüntüler
Anladık ki erdem yoksa her şey kumdan kaleymiş. Puf diye uçup giden, göçüp yiten kaleler
Erdem imiş direniş!
Oysa bu topraklarda Yunus Emre himmetiyle yıllardır dillendiriyoruz: Güzel sevmek, güzeli sevmek güzel sevmek ders kitaplarında işlenmeli, aktarılmalı tüm insanlara
Dünyanın gelip geçici bir sınav yeri olduğunu anlatmalı Yunusça
"Sevelim, sevilelim, bu dünya kimseye kalmaz." Pencereden ancak uzatabildiğimiz başımızla, gökyüzünde kuşların süzülüşünü izliyoruz. Bir başka gönül insanının sözleri geliyor aklımıza: "Bir de kuşlar var hâkim bey, her şeyin başı onlar. Onlar özgürlüğü koyuyor insanların kafasına." Ahmet Arif Özgürlük ki, her dem aşkmış içimizde koskoca...
Küçük keyifler keşfediyoruz. İçimizde olup biten tüm haykırışlara kulak tıkayıp
Tüm isyanları bastırıp, küçük ama özlediğimiz keyifleri buluyoruz.
Kahvaltı hazırlıyor, çiçekler dikiyor, pencerelerin camlarını siliyor Bez bebekler dikiyor, yemekler yapıyoruz. Daha önce denemediğimiz tarifler keşfediyor "pek de güzel oldu be” diyip keyifleniyoruz "Küçük keyiflere bayılırım ben karmaşık ruhların son sığınağıdır onlar” demiş ya Oscar Wild Son sığınaklarda sessiziz ama yine de küçük keyifler biriktiriyoruz
Yok deme! Direniş de olsa kalpte olanlar eksilmez dünyada bizim direnişlerimiz içimizde fazlasıyla yaşattıklarımızdır. Edip Cansever ile yola devam edercesine sözler bırakıyoruz:
"Ve bazıları yokken bile vardır fazlasıyla..."
İçimizde sadece şiirlerin uyuduğunu fark ediyor, yeni mısralar ekliyoruz.
En büyük direniş nedir? Bazen hissetmenin bilmekten daha öte bir şey olduğunu anladığımız an oluveriyor. Dünyada hissettiğimiz en büyük direnişin de sevgi olduğunu seriveriyor yollarımıza. Kalbimizi dinliyor ne söylüyor diye pür dikkat kesiliyoruz.
Bilgelik güzeldir, kıymetlidir. Ama o kalp var ya kalp, eksilmeyen unutmayan tek yer orası
Sait Faik sözleri gibi: "Önce kafasını gösterdi; kafa dediğin eskir, ihtiyarlar, ölür bile insan ölmeden, dedi.
Sonra kalbini gösterdi: Eskimeyen, eksilmeyen şey buradadır."
"Eskimeyen, eksilmeyen şey buradadır."
En büyük direnişe son kelamları bırakıyorum
Koca Yunus ile bitiyorum zira benim ne kelimem ne ifadem yeterli
O Yunus ki her âlemin anlayacağı dilden anlattı:
"Biz sevdik -âşık olduk
Sevildik maşuk olduk.
Her dem yeni doğarız
Bizden kim usanası
Benlik davasını bırak
Muhabbetten olma ırak
Sevgi ile dolsun yürek
Hoşgörülü olmaya bak…"
YORUMLAR