Tolstoy Diriliş kitabına şu satırlarla başlıyor.
"Fazlasıyla dar bir yerde bir araya gelmiş yüz binlerce insan, yaşamlarını üzerinde sürdürdükleri toprağı çirkinleştirmek için tüm güçlerini harcıyorlardı. Sanki bir şey bitmesin diye toprağı taşlarla örtmüş, önemsiz bitkileri bile sökmüş, temiz havayı pis bir dumana çevirir önüne çıkan ağacı kesmişler, hayvanları yok edercesine avlayarak doğayı talan etmişlerdi. Ama bütün bunlara rağmen, çabaları boşunaydı."
Peki üzerinden 120 yıl gibi bir zaman geçmesine rağmen günümüzde değişen bir şey var mı?
Bence var. Var çünkü daha fazla tahribat var. İnsanlar hızla doğayı tahrip ediyor. Doğa ile savaş halindeyiz. Doğayı her şekilde tahrip ediyoruz, yok ediyoruz. Ekolojik denge ile oynuyoruz. Yeşil alanlar üzerinde beton yığınları inşa ediyoruz.
Günümüzde insanların bilinç altına yerleşen anlayış, medeni olmanın şartı, gökdelenlerin içinde yaşamak olmuş, insanlar tüketim ve lüks yaşamada birbirleriyle yarış halindeler. "Doğayla savaş halindeyiz, kazanan biz olursak kaybetmiş olacağız" diyen ne kadar isabetli bir tespitte bulunmuştur.
Bu hızla gidersek önümüzdeki yüz yıllarda insanlar ekip biçmek için toprak bulamayacak, yeşil alanları yok ettikleri için nefes almakta güçlük çekecekler. İnsanlık kendi kendine, geleceğine tuzak kuruyor farkında değil.
Doğa bekçi ile değil, sevgi ile korunur. /Anonim
YORUMLAR