Necip Fazıl Kısakürek, Şairler Sultanı, Tiyatro, Hikaye ,Roman, Makale, Anı, Monografi ve Otobiyografi Yazar, Mütefekkir, Sanat ve Dava Adamı…
Bu kadar çok yönlü ve gayretli olunca haliyle bıraktığı eserler ve baki kalan bu kubbede hoş bir yerine bir çok sada bırakmıştır.
Vefatının 34. Seneyi devriyesinde merhum Necip Fazıl Kısakürek’i rahmetle anıyor ve gönül,ruh ve fikir dünyamıza bıraktığı hoş sadaları sıralıyoruz:
Yol onun, varlık onun, gerisi hep angarya; Yüzüstü çok süründün, ayağa kalk, Sakarya! Diyerek bir milleti dirilişe ve direnişe çağırıyor.
Anladım işi; San’at ALLAH’ı aramakmış, Marifet bu, gerisi yalnız çelik çomakmış. Hayatın anlamını çözdüğü ve kendi ruh dünyasının zenginliği içerisinde edebi ifadesiyle ciltlere sığmayacak hakikati bir cümleciğe sığdırarak Şairler Sultanı unvanını almadaki haklılığını ispatlamış oluyor.
Geminin tek kaptanı olur, gerisi mürettebattır. Kalbin de tek sahibi olur, gerisi teferruattır. Kainatın tamamında mükemmel olan düzenin, inanç dünyamızın da temel esası olan tevhid ile ancak olacağını güzel bir şekilde ifade etmiştir. Tevhidi ve Sosyal hayattaki iz düşümü olan vahdetin gerekliliğini edebi bir şekilde ifade etmiştir.
Zamanı gelen her şeyin vuku bulacağını ve fani hayatta baki işleri ve salih amellerin kalacağını şu dizeyle dile getirmiştir:’’ Bir gün akşam olur biz de gideriz, Kalır dudaklarda şarkımız bizim’’.
Hz.Allah’ın her şeyi bir ölçüyle yarattığının bilincinde olarak sevgide de bir ölçü olması gerektiğini :’’Sevginin de İnsan Sevme Hissini İsraf Etmemeli, Kim Ne Kadar Sevilmeye Layıksa ,Onu O Kadar Sevmeli diyerek özetlemiştir.
Ne Kervan Kaldı, Ne At Hepsi Silinip Gitti İyi İnsanlar İyi Atlara Binip Gitti…
Ölüm güzel şey,budur perde ardından haber... Hiç güzel olmasaydı ölür müydü peygamber?
Su iner yokuşlardan, hep basamak basamak; Benimse alın yazım, yokuşlarda susamak.
Batı'ya özene özene, özümüzü kaybettik. Oysa biz, Batı'nın hayranlıkla izlediği, gıpta ettiği bir medeniyet idik...
Davası olmayan fikir işsizi sadece dedikodu yapar.
‘’Ne hasta bekler sabahı Ne taze ölüyü mezar Ne de şeytan bir günahı Seni beklediğim kadar’’diyerek aşk hasreti çekenlerin ve özellikle de gençlerin duygularına ve sitemlerine tercüman oluyordu.
Hayatı müsvedde yaşamayın, temize çekmeye vaktiniz olmayabilir. Dizesiyle hayatı kaliteli bir şekilde yaşanması gerektiğini ve hiç kimsenin ikinci bir şansı olmayacağını kendisine has üslubuyla ifade etmiştir.
Ölecek miyim, tam da söyleyecek çağımda Söylenmedik cümlenin hasreti dudağımda... diyerek hayattayken yazdığı ve vefatından sonra yayımlanan yüzün üzerinde eseri bulunduğu halde ömrü devam etseydi üretkenliğinin de devam edeceğini dile getirip yazıya da dökmüştür.
Yapabilecekleri için bir ömür mücadele eden ve üreten Şairler Sultanı….
Ömrünün yetmediği ve gerçekleştirmek istediği idealleri istekleri için de vasiyet bırakmayı ihmal etmemiştir.
Selam
Dua ve
Muhabbetle
YORUMLAR