Hiç şüphesiz insanı biz yarattık ve nefsinin (iç benliğinin) ona ne (arzu ve ihtiras) fısıldadığını yine biz biliriz, çünkü biz insana şah damarı(ruhu)ndan daha yakınız. Kâf Suresi 16
Erhan Aktaş Hoca meal/tefsirinde “habl-i verid” e “şah damarı” olarak anlam verilmektedir. Bu deyimle insan “anatomisindeki şah damarı”ndan ziyade kast edilen şey, insana canlılık veren, onun yaşamasını sağlayan özdür. Bu mecazi bir anlatımdır. Ya değilse Allah için mesafe söz konusu değildir. Allah'ın; insana, insanın kendisinden daha yakın olduğu vurgusu yapılmaktadır.
De ki: “Şayet dualarınız olmasa Rabbim size ne diye değer versin!” Furkan 77
Dua bir yönüyle de Yüce Allah’a inanmak ve güvenmektir.
Muhammed Esed Meal-Tefsirinde Furkan Suresi 77.Ayet açıklamasında Dua’ sözcüğünün, bu anlam akışı içinde, İbni ‘Abbâs (Taberî’nin kaydettiğine göre) “ iman, inanç ”la eş anlamlı olduğunu söylemektedir.
Dua, imanla, kullukla eş anlamlı kullanıldığına göre insanın yaratılış sebebi olur. Bizatihi bir ibadet ve ibadetlerin en özlü aynı zamanda sözlü ifadesi olur.
Dua dünya ve ahiret için Rahman ve Rahim olan Allah'tan kula emir ve tavsiye; Kuldan Yüce Allah'a güvendir, itaattir, teslimiyettir, kulluğuna şahadettir.
Dua eden insan yerin, göğün ve yer ile göğün arasındakilerin sahibiyle iletişim halindedir. İnsan Yüce Allah ile iletişim kurunca beşer sınırlılıklarını aşar, dua ile değer kazanır, yükselir, izzet kazanır, şeref sahibi olur.
Dua etmek Rahman Allah’ın rahmetine sebep olduğu gibi dua edebilmek bizatihi rahmete ulaşmış olmanın ispatı ve sonucudur.
Dua yalnızca Allah’a güvenerek O’dan yardım istemektir.
Bunun için duayı ancak Allah’a inanıp güvenenler yapar.
Dua etmeyenler Yüce Allah’a inanıp güvenmez; Allaha inanıp güvenmeyenler de dua etmez.
Dua Yüce Allah’a sevgi ile bağlanmak ve sevgisinin tezahürlerinden istifade etmektir. Bunun içindir ki Allah’ı seven ve Allah’ın sevdiği kimselerin, iyi insanların, güzel insanların, hayırlı insanların duaları olur. Hem kendileri için hem insanlık için hatta tüm varlıklar için duaları, iyi dilek/istek/temennileri olur.
İyi insanlar sadece dünya metaı, maddi şeyler için dua etmezler.
İyi insanlar barış, huzur, afiyet, sıhhat, refah, hidayet, saadet, bolluk, bereket, vicdan, merhametli bir yürek, ahlakı bir birey/toplum ve benzeri manevi güzellikleri tüm mükemmel güzelliklerin kaynağı Yüce Allah’tan isterler ve bunların gerçekleşmesi için de ellerinden gelen tüm gayreti ortaya koyarak tevekkülle sadece O’ndan beklerler.
Dua etmek, Yüce Allah’a yakın olmanın ve hep yakın kalmanın en özel ve en güzel yoludur. Dertlerin, sıkıntıların, isteklerin ve beklentilerin tek karşılanacağı icabet makamı olan Rahman Allah’a açılmasıdır. İnsan her işinde olduğu gibi en çok da duasında ne kadar samimi, içten, yürekten, yüreğinin derinliklerinden isterse o ölçüde karşılık bulur.
Selam ,dua ve muhabbetlerimle
02.06.2022 22.45
Manisa
YORUMLAR