Şanlıurfa'nın Suruç ilçesinde alt yapıdan sosyal faaliyetlerin yetersizliğine kadar birçok alanda sorun olduğunu belirten Suruç Belediye Başkanı Hatice Çevik, ilçe ile ilgili projeleri ve sorunları gazetemize verdiği röportajla açıkladı. İlçe ile ilgili birçok proje hazırladıklarını ifade eden Başkan Çevik, bu projelerin sadece belediye bütçesiyle yapılamayacağını, diğer kurumların da üzerine düşen görevi yerine getirmeleri gerektiğine dikkat çekti. Öte yandan kayyum döneminde bazı taşınmazların başka kurumlara tahsis edilmesi konusuna değinen Çevik, belediyenin bu taşınmazlara ihtiyacı olduğunu ifade etti. Sosyal faaliyet projelerini hayata geçirmek için taşınmazları kiralayacaklarını söyleyen Başkan Hatice Çevik, içme suyu, kırsal yolların, ana caddelerin, taban suyunun sorunlu olduklarını sözlerine ekledi.

Suruç ilçesi ile ilgili çalışmaları açıklamalarda bulunan Belediye Başkanı Hatice Çevik ile yaptığımız röportajın tamamı...
 
Suruç Belediye Başkanı olarak göreve başladığınız tarihten itibaren 5 aydan fazla bir süre geçti. Bu süreçte ilçe ile ilgili gördüğünüz sorunlar nelerdir?
Maalesef Suruç'la ilgili birçok sorun var. Zaten seçim sürecinde de bu sorunları net bir şekilde gördük. Çünkü gitmediğimiz yer bırakmadık. Biz bu sorunlarla ilgili bir seçim kampanyası yürütürken, seçimden sonra bu sorunların nasıl çözüme kavuşacağı ile ilgili plan yaptık. En büyük sorunlardan biri alt yapı sorunudur. Yağışın etkili olması durumunda sokakların derelere dönüştüğünü gördük. Çoğu kırsal mahalleleri de şu anda sular altında kalıyor. Bu durum da DSİ ile ilgili olan bir sorundur. Geçen yıl bu sorun nedeniyle birçok ürün hasat edilmeden tarlada kaldı. Bu yıl da maalesef böyle bir sorunla karşı karşıyayız. Bu konuda DSİ yetkilileriyle görüştük ve buna yönelik ihale çalışmalarının yapılacağı belirtildi.



Biz belediye olarak elimizden geldiğince kırsal mahalle içerisindeki ve çevresindeki evleri su baskınından kurtarmaya çalışıyoruz. Bunu yaparken de belediyemizin borçları fazla olduğundan ve kısıtlı bütçemiz olduğundan yeterli olamıyor. Bu mahallelerin su baskınlarından kurtarılması büyük bütçe gerektiren bir durumdur. Biz köprü, boru, yol onarımı ve suyun tahliyesi konusunda elimizden geldiğince çalışmalarımızı yapıyoruz. Şehir merkezinde sokakların birçoğunda kilit parke taşı yok. Ana caddeler zaten vahim durumda, araçlar bu caddelerden rahat bir şekilde geçemiyor. Ana caddeler Büyükşehir Belediyesine aittir ve biz her Meclis oturumunda bu yolların yapılmasını talep ediyoruz. Büyükşehir Belediye Başkanı ve bazı yetkililerin değiştiğini göz önünde bulundurarak fazla ısrar etmedik ama artık kış mevsimi geliyor. Bugüne kadar ne DSİ'den ne de Büyükşehir Belediyesinden gözle görülür hiçbir hizmet görmedik. Biz kendi çabalarımızla gücümüzün yettiği kadar okul, cami, taziye evleri gibi vatandaşların sıkça kullandığı yerlerde parke taşı döşemeye çalışıyoruz. ŞUSKİ'nin de buradaki alt yapıları düzenlemesi için sürekli talepte bulunuyoruz.
Suruç'ta yeşil alan eksikliği var ve biz bu alanda çalışma yapmayı düşünüyoruz. Şu anda 10 adet park projemiz var. Tabiki önümüzdeki yıllarda daha fazla yeşil alan yapmayı planlıyoruz. 3 adet parkımız neredeyse bitti. Eski ağaçların yerine yeni ağaç dikeceğiz, caddelerdeki ağaç sayısını daha da artıracağız.

 

'KÜLTÜR MERKEZİ BİNAMIZ ŞUSKİ'NİN ELİNDE'
Suruç Belediyesi olarak elimizde gayrimenkul kalmamış durumda. Bu nedenle sosyal faaliyetler anlamında geri kalmış bulunuyoruz. Çünkü bizim ilçenin kültür merkezi, şu anda ŞUSKİ'nin elinde bulunuyor. Biz yönetime geldiğimizden beri burayı istiyoruz, görüşmelerimiz de halen sürüyor. İlçenin kültür merkezinin ŞUSKİ tarafından kullanılması gerçekten içimizi acıtan bir durumdur. Bunun yanı sıra o kültür merkezinin manevi değeri de bulunuyor. Çünkü 33 vatandaşımızı burada kaybettik. Halkın buradaki kültür merkezine ihtiyacı var. Diğer kurum binalarımız da Milli Eğitim Müdürlüğü, Müftülük ve İlçe Tarım Müdürlüğüne bedelsiz tahsis edildi. Bu binalarımızı da geri almak için çalışmalarımızı başlattık. Bu yerleri alabilirsek, daha iyi ve halkın faydasına olan daha fazla etkinlikler yapacağız. Şu anda kiralama yoluyla kültür merkezi yapmaya çalışıyoruz. Buna yönelik projemizi de hazırladık. Orada kadınlar, gençler için kurslar açmayı düşünüyoruz. Projemiz hazır, bütçemiz elverdiği andan itibaren kiralayacağımız binayı kültür merkezi olarak halkımızın hizmetine sunacağız.
 
Özellikle temizlik konusunda kararlı bir şekilde göreve başladınız. Bir belediye başkanı olarak sokakta belediye personeliyle birlikte çöp toplama kampanyası başlattınız. Ancak buna rağmen ilçede çöp konteynırı olmasına rağmen çöpler yerlere atılmaya devam ediyor. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Temizlik konusunda zaten kararlılığımız devam ediyor. Ancak konteynırlar dururken, çöplerin yere atılması halkımızın bu konuda halen farkında olmadığını gösteriyor. Vatandaşlarımızın bu konuda bilinçlenmesi için gerekli uyarıları ve çalışmalarımızı yapıyoruz. Şehir merkezinde ve ara sokaklarda da aynı sorunlar söz konusu. Okulların açılmasıyla birlikte temizlik kampanyamızı okullarda sürdürüyoruz. Çünkü eğitimin aileden başlayacağı düşüncesindeyiz. Atık kutularını okullarda aktifleştirmenin yanı sıra çocuklarla birlikte çöp toplamaya devam edeceğiz. Gelecekte daha temiz ve yaşanılabilir bir kent oluşturmak için gelecek nesil olan çocukların daha fazla bilinçlendirilmesi gerekir.

 

'İŞKUR, BÜTÜN BELEDİYELERE İŞÇİ GÖNDERİRKEN, BİZE VERMEDİ'

Temizlik konusunda belediyenin personel yeterliliği ne durumda?
Belediyemizin personel imkanları yetersiz. Biz göreve başlamadan önce 200 civarında personel burada görevlendirilmiş. Ancak toplum yararına çalıştırma kapsamında biz İŞKUR'dan 150 işçi talebinde bulunduk ama bir işçi bile verilmedi. Oysaki Büyükşehir başta olmak üzere çevredeki bütün ilçe belediyelerine İŞKUR personel verdi. Suruç Kaymakamlığına bile işçi gönderilirken, belediyeye gönderilmedi. Burada pozitif ayrımcılığın net bir şekilde yapıldığını görüyoruz. Sonuçta biz de bir hizmet kurumuyuz ve hiçbir ayrımcılık yapmadan ilçemize hizmet etmeye çalışıyoruz.
 
'KAYYUM GİBİ TOPLU OLARAK İŞÇİ ÇIKARMADIK'

Suruç Belediyesi'nde işçi çıkarılma konusu gündeme gelmişti. Bu işçiler neden çıkarıldı ve bunların yerine yeni personeller alındı mı?
Belediyeden işçi çıkarılmayla ilgili gündeme gelen konuların provokasyon olduğunu düşünüyoruz. Bu durum medya tarafından provoke edildi. Onun izahı için de zaten basın açıklamamızı yapmıştık. Biz kayyum gibi toplu işten çıkarma yapmadık. Çünkü kayyum geldiğinde 108 kişinin toplu olarak işine son vermişti. Biz işçilerin durumunu tespit ettik ve kimin çalışıp çalışmadığını belirttikten sonra işten çıkardık. Zaten göreve geldiğimiz gibi çıkarmadık, 3 ay süre verdik. Kimsenin ekmeğiyle bir derdimiz yok. Kim çalışıyorsa, görevini yapıyorsa işinin başında kalarak çalışmaya devam ediyor zaten. O çıkarılan işçilerin yerine yeni işçiler alındı. Bunun için bakanlıktan personel talebinde bulunduk. Bizim kadromuz halen yetersiz ama personel artınca bütçe de arttığı için bakanlık kadroyu artırmadı. Şu anda kısıtlı bir kadroyla hizmet etmek için çalışıyoruz.


 
'YAZIN EVLERİ SU BASIYORSA, KIŞI DÜŞÜNEMİYORUZ'

Başta kırsal mahallelerdeki sorunlar olmak üzere birçok konuda Büyükşehir Belediyesinin üzerine düşen çalışmayı yapmadığını ve Suruç'a hizmet edilmediğini belirtmiştiniz. Özellikle kırsal mahallelerde ne tür sorunlar mevcuttur?
Kırsal mahallelerin en büyük sorunu yollardır. Bu yollar araçların geçemeyeceği kadar sıkıntılı bir durumdadır. Bu sorunlar için sürekli Büyükşehir Belediyesiyle görüşüyoruz ama bu yıl için halen herhangi bir faaliyetleri yok. Kırsal mahalleler için beton yol projesi olduğu ancak ödenek olmadığı belirtiliyor. Bu yıl yapılmadı artık önümüzdeki süreçte yapılır mı bilmiyoruz ama biz sadece yapılmasını umut ediyoruz. Bunun yanı sıra tarım arazileri sular altında kalmış durumda. Yazın ortasında tarlalar sular altında kalıyorsa, kışın ne olacağını düşünemiyoruz bile. DSİ başta olmak üzere ilgili bütün kurumların çiftçilerin zarar etmeden ürünlerini kaldırabilmeleri için acil bir çözüm bulmaları gerekiyor.

 

'SURUÇ'UN İMAR SORUNU VAR'

Suruç ilçesinin yerleşimi tarım arazileri üzerinde olduğu için yapılarda sorunlar meydana geliyor. Özellikle tarım arazilerinin sulanması, evlerde su taşkınlarının yaşanmasına neden oluyor. İlçenin imarının düzenlenmesi ve yerleşim alanının daha çok kıraç alanlara kaydırılması ile ilgili bir projeniz var mı?
İlçenin imar projesi ile ilgili projemiz var ama bütçemiz yetersiz olduğundan dolayı bunu halen çalışmaya dökemiyoruz. Bu nedenle imar projesinin kendi imkanlarımızla ve dışarıdan desteklerle buna başlayacağımızı düşünüyoruz. İmar konusu Suruç'ta gerçekten sıkıntılı bir durumda. Çünkü taban suyu yükselmeye devam ediyor. İki yıl sonra ne olacağını bilmiyoruz. Bu durum da toprak yapısından kaynaklanıyor. Alt zemin kil olduğundan dolayı suyu süzdürmüyor. Bunun önüne geçmek için çiftçilerimizi sulama konusunda da bilinçlendirmeyi düşünüyoruz. Suruç merkezinin kıraç alanlara taşınması için de çalışmalar yapıyoruz ama bunu sadece belediye olarak yapamayız. Bu konuda diğer kurumlarla birlikte çalışma yapmamız gerekir.
 
'GELİR-GİDER TABLOSUNU AÇIKLAMANIN SOSYAL BELEDİYECİLİK KURALI OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ'

Şanlıurfa'da gelir-gider tablosunu açıklayan iki belediyeden birisiniz. Bu konuda da örnek bir belediye olarak tanınıyorsunuz. Her ay gelir-gider tablosunu açıklamanın gerekliliği hakkında ne düşünüyorsunuz?
Belediyenin nereye para harcadığını, gelirinin ne olduğunu bilmek vatandaşımızın hakkıdır. Şeffaf ve sosyal belediyecilik gereği bunu görevimiz olarak görüyoruz. Bundan gocunmuyoruz, çünkü halkımıza açıklayamayacağımız hiçbir gizlimiz yoktur. Çünkü burası yerel bir yönetim kurumudur ve yerelde halk için hizmet görevi mevcuttur. Bu nedenle gelir-gider tablomuzu her ay açıklamaya devam edeceğiz.
 
'GENÇLER, SOSYAL KÜLTÜREL FAALİYETLERİNİN EKSİKLİĞİNDEN ŞİKAYETÇİ'

Her ay düzenlediğiniz halk toplantılarında vatandaşlar en fazla hangi sorunları size iletiyor?
Bize iletilen en fazla sorun kırsal mahallelerdeki sorunlara yönelik oluyor. Kırsal mahallesi yolları ve mahalle içindeki yollardan bahsediyorlar. Bunun yanında alt yapı sorunlarından çok bahsediliyor. Gençlerimiz de daha çok sosyal kültürel eksiklikleri gündeme getiriyor. Bu nedenle kültür merkezi üzerine, gençlere yönelik faaliyetler üzerinde daha fazla duruyoruz. Ancak bu projeleri hayata geçirecek kurum binalarımız elimizde olmadığı için şimdiye kadar sıkıtı yaşadık ama bundan sonra kiralama yöntemiyle bu projeleri hayata geçireceğiz.

 

'EĞİTİME YÖNELİK DESTEĞİMİZ DEVAM EDECEK'

Eğitime yönelik olan desteğiniz kapsamında üniversiteyi kazanan öğrencilere yol ücreti desteğinde bulundunuz. Bu desteği almak isteyen kaç öğrenci başvuruda bulundu?
Keşke elimizde burs verme imkanımız olsaydı, her ay bu öğrencilerimize burs verseydik. Ancak bu desteğimiz yol yardımı niteliğindedir. Şu an bu kısıtlı bir destek olabilir ama ilerideki zamanlarda öğrencilerimize elimizden geldiğince desteğimizi sürdüreceğiz. Ortalama 500'den fazla öğrencimiz bu destek için başvuruda bulundu.
 
Son olarak Suruç'la ilgili neler söylemek istersiniz?
Biz belediye olarak Suruç için bütün imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Çatı onarım işleri, kilit parke çalışmaları, parkların yapımı, sosyal kültürel ve spor faaliyetleri için yer kiralama işlemleri, semt pazarları konusunda projelerimizi hayata geçirmeye çalışıyoruz. Tabi bunlar bütçe isteyen çalışmalardır. Kendi alanımızla ilgili imkanlarımızı seferber etmiş durumdayız. Zaten diğer kırsal, ana caddeler konusu da Büyükşehir Belediyesi'nin yetkisindedir.



Öte yandan ilçemizde içme suyu sorunu bulunuyor. İlçede sabah saat 08.00'da sular kesiliyor, saat 16.00'da veriliyor. Bu vatandaşlar için büyük bir sorundur. Su deposu olmayan vatandaşlar susuz kalıyor. Zaten depo da sağlıklı değildir. Çünkü su günlerce depoda bekletiliyor, daha sonra içiliyor. İçme suyu projesi de yapılmış ama ödenek olmadığı için bu proje de bu yıl faaliyete giremeyecek. Suruç da Şanlıurfa'ya bağlı bir ilçedir. Suruç'un halkı da bu ülkenin vatandaşıdır, Suruç'a da hizmet etmek gerekir. Özellikle kurumlara ilçeye pozitif ayrımcılık yapmadan eşit bir hizmetle görevlerini yapma çağrısında bulunuyorum.

Murat Doğan / Özel Röportaj/ Urfa Değişim Gazetesi