Bir otelin teras katında düzenlenen programa, Şanlıurfa Valisi Abdullah Erin ve eşi Gülhan Erin, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Oktay Ağbuga, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, Cumhuriyet Başsavcısı Önder Yeniçeri, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Metin Düz, İl Emniyet Müdürü Selçuk Doğuş, AK Parti İl Başkanı Abdurrahman Kırıkçı, Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Hasan Bilici, İl Müftüsü Ramazan Tolan, Şehit Aileleri Dernek Başkanı Mehmet Yavuz, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Aslan ile Şanlıurfa’da yaşayan şehit aileleri, gaziler ve yakınları katıldı.

Vali Erin’in davetlileri tek tek dolaşarak ağırlamasının ardından, Kur’an-ı Kerim tilaveti ve İl Müftüsü Ramazan Tolan’ın yaptığı dualar ile başlayan program, Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Aslan, Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül ve Vali Abdullah Erin’in günü anlam ve önemini belirten konuşmalarıyla sona erdi.

19 Eylül tarihinin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde 2002 yılından bu yana Gaziler Günü olarak kutlandığını hatırlatan Vali Erin, bu önemli gün vesilesiyle bir arada bulunduğu gazileri selamlayarak, vefat etmiş olan gazilere rahmet diledi.

Vali Erin, konuşmasında şunları söyledi: Şanlı milletimiz, zaferlerle tarihin akışını değiştiren bir millettir. Bunu gerçekleştirirken itici bir güce dayandılar. Bu güç, “ölürsem şehit, kalırsam gazi” düsturudur. Bu düstur, korkuları yok eden, cesareti doruk zirvelere çıkaran, kahramanlığı var eden, destanları bizim milletimize hediye eden yegâne düstur olmuştur. Bundan hareketle milletimiz tarihin akışını değiştirdi. Vatanını, bayrağını, istiklalini ve istikbalini muhafaza etmek ve ilelebet bu topraklarda onurlu ve şerefli duruşumuzu sağlayacak tarihi bir mirası, zaferlerle dolu bir geçmişi bizlere emanet etti. Ne kutsal ve ne büyük bir emanettir. Ama bir o kadar da sorumluluğu ağır ve gelecek nesiller için daha üst seviyelere taşımamız gereken bir emanet olduğunun farkındayız.

Göğsünü siper ederek, canını hiçe sayarak kutsal değerlerimiz uğruna mücadele eden şehit ve gazilerin herhangi bir rütbe ve makama ihtiyacı olmadığını kaydeden Vali Erin, “Onlar, milletin gönlünde en yüksek mertebelere erişmiş durumdalar zaten. Gaziliğin ve şehitliğin bizim anladığımız manada dünyevi hiçbir değerle kıyaslanamayacak şerefe sahip olduğunu hepiniz takdir edersiniz.” dedi.

2002 yılından sonra çıkarılan kanunlar ile şehit yakınları ve gazilerin ihtiyaçlarına yönelik düzenlemeler yapıldığını hatırlatan Vali Erin, mülki idare amirleri, askeri yetkililer ve yerel yönetimlerin her zaman gazilerin, gazi yakınlarının ve şehit ailelerinin yanında olmaya devam edeceğini söyledi.

Programda bir konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül de yaptığı konuşmada, amcasının da Kore gazisi olduğunu ifade ederek, ninesinin gazi oğlunun önden yaralanmış olması için dua ettiğini ve bacağının ön tarafından yaralandığını öğrenince şükür namazı kıldığını dile getirdi.

Vatan savunmasında gençlerin önemine değinen Beyazgül, gençlerin görevini layıkıyla yaptığını belirterek, 15 Temmuz’da bunun en güzel örneklerinin sergilendiğini, terörle mücadelede de kahramanlık destanı yazanların gençler olduğunu ifade etti.

Muharip Gaziler Derneği Başkanı Hasan Aslan da “Şehitlik ve gazilik, canımızdan aziz bildiğimiz dinimiz, vatanımız ve bayrağımız uğruna can vermeyi göze almanın adıdır. Türk Milleti savaşa ya şehit ya da gazi olmak üzere gider. Kazandığımız sayısız zaferin temelinde de bu ruh yatmaktadır.” dedi.

19 Eylül’ün, bu vatan için canını feda edenlerin günü olduğunu ifade eden Aslan, “Ne mutlu bize ki, bu cennet vatan, bu asil millet ve bu şanlı bayrak için gazi olmuşuz.” diye konuştu.