Haber müdürümüz Yunus Çoban'la birlikte sizin için sorduk, eski başkan Nihat Çiftçi cevapladı:

Sayın başkan öncelikle belediye başkanlığını bıraktıktan sonra neler yapıyorsunuz nelerle uğraşıyorsunuz, günleriniz nasıl geçiyor?
Belediye başkanlığı yoğun bir görevdi. Görevden sonra üç beş ay kendimize, çocuklara zaman ayırdık. Şimdilerde sıkıntılı günlerden geçerken evde kalıyoruz. Tabi tarım kökenli bir aile olduğumuz için bağ bahçe tarla işleriyle uğraşıyorum. Organize etmeye çalışıyorum. Bu sıkıntılı günler inşallah bitecek. Bizlerde kıymetli dostlarımızı, akrabalarımızı çalışma arkadaşlarımızı bol bol ziyaret etmeyi düşünüyorum.

Başkanım geçtiğimiz günlerde isim ve kurum belirtmeden ‘liyakat’ içerikli bir paylaşımınız olmuştu, birçok haber sitesi açıklamanızı mevcut belediye yönetimi hakkında olduğu yönünde yazdı, çizdi.  Hatta direk mevcut belediye başkanı Zeynel Abidin BEYAZGÜL’ün yapmış olduğu atamalarla ilişkilendirildi yazdıklarınız. Bununla ilgili net bir açıklama yapar mısınız?
Bu memlekette önemli görevlerde bulunduk, tabi en önemli hizmetlerinden biri de yerel yönetimlerdir. Bundan dolayı geçmiş dönemlerden kalma bir başkanlık sıfatımız var. Dolayısıyla hangi konu hakkında açıklama veya yorum yaptığımızda kamuoyu nezdinde ve insanların nazarında hemen belediye akla geliyor. Tabi Zeynel Abidin BEYAZGÜL başkanımız bu süreçte belediye başkanıdır, arkadaşımızdır. Dolayısıyla atamalar gerçekleştiriyor, bir yıla aşkın bir süredir görevde olması sebebiyle sürekli yapıyor. Âmâ benim orijinal fikrim şudur, her yönetim için geçerli olan bir durumdur. Ben bir atamada nelere dikkat edilmesi gerekiyor, yani kurumda yapılacak atamanın olumlu sonuç vermesi gerekir. Görevden alma elbette belediye başkanın yetkisindedir. Kadroyu başkan sevk ve idare edecektir ama yapacağı atamada liyakat sistemini esas alırsa, atamanın yararı tüm şehre olur. Çünkü liyakat sistemi kurumu diri tutar, kurumu hareketlendirir. Kurumda tatlı bir yarış başlar, bilenle bilmeyenin aynı olmadığını, üst yöneticinin bunu iyi gördüğünü görür. Aslında genel bir değerlendirmeydi, bazı haber kaynakları bunu belediyedeki atamalara yorumladı ama direk salt olarak belediyeye karşı bir açıklama değildi. Yer yer bazı hususlarda açıklamalar yapıyorum, eğer niyetim belediyeye karşı açıklama olsaydı direk öyle yazardım, örneğin geçenlerde covid-19 için belediyelerin neler yapması gerektiği le ilgili bir açıklama yaptım. Tabi bana göre olması gerekenleri yazdım, tecrübelerime güvenerek bu tarz açıklamalarda bulunuyorum. Bu memlekete hizmet ettik, konular geldiğinde elbette bunları cevapsız bırakmam.  Soru sorulduğunda fikrimi beyan ederim. Kimseyi kastetmiyorum. Kimseye yönelik bir düşüncem yok,  bunu açıkça ifade ederim. Atamalar hususunda yöneticiler bin düşünüp bir hareket yapmalıdır diye düşünüyorum. Çalışan memur arkadaşlar bu şehrin evlatları bizler siyaseten gelip geçiciyiz, gelende bizim kardeşimizdir, gidende…

Başkanım, göreviniz süresinde birçok yönde Akrabalarınızı çok fazla işe aldığınız söyleniyor bununla ilgili neler söylemek istersiniz?
Urfa’da her zaman bu soruyla muhatap oluyorum, olmadım diyemem. Her Urfalının olduğu gibi bende geniş bir aile mensubuyum. Dolayısıyla bu geniş aile içinde çok sınırlı olmak üzere beş on kişiyi geçmeyecek şekilde ihtiyaç hâsıl olmuştur, belediye alımları gerçekleşmiştir.  Bunlar işine giden çalışan, herkes gibi vasıfsız bir şekilde alınmış olan işçilerdir. Bunu da dediğim gibi on, on beş kişiyi geçemez. Tabi bazı insanlar çok farklı bir durum varmış gibi yansıtıyor. Hiç de öyle değil, ihtiyaç hâsıl olduğunda adalet içerisinde davrandım,  sosyal yardım götürdüğümüz ailelerin çocuklarını, halk gününde bizimle temaslarda bulunan gençleri aldım, Harran üniversitesinde dereceye girmiş gençleri de aldım, siyasi kadro olarak bizimle çalışan gençleri de aldım. Bir denge içerisinde ihtiyacı karşılamaya çalıştım. Ama yakın akrabalar (1,2 ve 3. derece) olmaması koşuluyla, birkaç kişi alımının abartılmaması gerektiğini düşünüyorum.

Başkanım sizin döneminizde projesi yapılan ve 80 milyonluk bir yatırımın halen gerçekleşmediği trambüs projesi hakkında neler söylemek istersiniz. Durum tam olarak nedir?
Bu konuyla ilgili defalarca açıklama yaptım. Tüm ayrıntılarıyla basına açıkladım bunu kendi hesaplarımdan görebilirsiniz.  Trambüs projesinin teknik bir hatası yok, bunu çok net bir şekilde ifade edebilirim. 11 trambüs aracıyla birlikte, hattın çekilmesi ve alt yapı dâhil olmak üzere hepsi birlikte 69 milyona ihale edildi. İhale açık ihale olarak yapıldı. İki aşamalı bir proje bu, makineler ve hat olarak.  Altyapısı, bakım onarım tesisi ve bekleme yerleri duraklar, üst hat çekimi hepsi dâhil bir proje. Bunların tamamı gerçekleşti. Trambüs araçlarının üretimi başladı. O sıralarda döviz kurundaki dalgalanmalar yani 3.20 ler den altıyı bulan zamanlara denk geldik. Durum böyle olunca hükümetimiz bir kararname çıkardı. Denildi ki bu işte yüklenici firmalar mağdur edilmeyecektir. Ya yüklenici firma sözleşmeyi fes edebilecek ya da istedikleri süreyi bunlara vereceğiz. Tabi bu durum sadece belediyeler için değil tüm kurumlar için geçerli. Bozonkaya A.Ş  Diye bir firmaydı, ilgili firma araçların %80 mekaniğini Almanya menşeli olduğunu belirtti. İthal ve alman ortaklı olması sebebiyle 20 milyon zararı olduğunu ifade ettiler. Devlet bu konu hakkında firmayı haklı gördü. Ben sadece projenin zamanında tamamlanması gerektiğini vurguladım.  10 aylık bir süre istedi. Bu zaman zarfında görevi devrettim.  Başkanlığım bitti. Yani demem o ki projenin hiçbir teknik aksaklığı yok, ulaşım daire başkanlığında bunula ilgili tüm dokümanlar mevcuttur. Projeyi bir Prof. hocamız tarafından idare edildiğini belirtmek isterim, proje ekibi güçlü ve alanında uzman kimselerden oluşmaktaydı. Tabi şuanda proje ne durumda ben sizler gibi takip etmekteyim. Devlette süreklilik esastır. Bizler kalıcı değiliz. Birçok proje yeni döneme sarkmıştır. Yaptığım projeler yapılabilir ve teknik açısından hiçbir sıkıntısı olmayan projelerdir.

Birçok projeye imza atmanıza rağmen neden tekrar aday olmadınız?
 Başta her şey nasip kısmet bunu bilmemiz gerekir. 24 Haziran seçimleri döneminde yoğun bir tempoyla çalıştık, tabi bu süreçte hastalığımdan dolayı cumhurbaşkanımızdan müsaade istedik durumu kendilerine arz ettik. O da tamam dedi. Bu 3,5 yıllık süreçte tüm ilçeler dâhil büyük projelere imza attık. Fuar alanı, spor tesisleri, köprülü kavşaklar, oyun dünyaları, yeni bulvarlar, gap vadisi etapları dinlenme ve mesire projeleri ile şehrin nefes almasını sağladık, bu kısa sürede altı seçim geçirmiş bir belediyede bu çalışmalar yapıldı dikkatinizi çekmek isterim. Doğru bir yönetim gerçekleşti güzel işler yapıldı. Bu urfanın başarısıdır. Tüm ekibin başarısıdır. İyi organize olduk bu bir takım başarısıdır.
 
             Eski belediye başkanı olarak mevcut büyükşehir belediyenin çalışmalarını nasıl buluyorsunuz?
Bizden sonra gelen ve bizden görevi devralan büyükşehir ve merkez ilçe belediye başkanları, aynı parti içerisinde görev yaptığımız değerli arkadaşlarımızdır. İnanıyorum ki Şanlıurfa için birşeyler yapmak için büyük bir çaba içerisindedirler. Bir yıl bir belediye için çok fazla zaman değil diye şu an için bir değerlendirme yapmayı erken buluyorum. Ancak tecrübelerime dayanarak şunları söyleyebilirim ki; zaman hılza ilerliyor. Zamanı iyi değerledirmelerini ve bütçeyi iyi kullanmalarını tavsiye ediyorum.
 
  -Başkanım bize zaman ayırdığınız için çok teşekkür ediyoruz.
  -Ben Teşekkür ederim. Sağlıklı günler, hayırlı ramazanlar dilerim.
 
RÖPORTAJ: MEHMET EMİN KUŞ, YUNUS ÇOBAN/ URFARADİKAL.COM