KUDÜS HAFTASI
“Kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye kulunu (Muhammed’i) bir gece Mescid-i Haram’dan çevresini bereketlendirdiğimiz Mescid-i Aksa’ya götüren Allah’ın şanı yücedir. Hiç şüphesiz O, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir.” (İsra 1)
27 Şubat Pazar gününüPazartesi’ye bağlayan gece, İslam tarihinde bir dönüm noktası olan ‘İsra ve Miraç’ hadisesinin sene-i devriyesidir. Bu kutlu gecede Peygamberimiz Hazreti Muhammed (AleyhissalatuVesselam)Mekke’den Kudüs’e gelmiş, Aksa’da bütün peygamberlere imamlık yapmış ve buradan göklere yükselmiştir. İsra ve Miraç mucizesi, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa’nın değerini ve önemini daha da artırmıştır.
Müslümanların 2. Halifesi Hazreti Ömer döneminde ilk defa fethedilen Kudüs, uzun yıllar Müslümanların elinde kalmış; 88 yıl Haçlıların işgalinde kaldıktan sonra 1187’de Selâhaddîn-i Eyyûbî tarafından ikinci kez özgürlüğüne kavuşturulmuştur. Bugün ise siyonistlerin işgali altında zor günler geçirmektedir.
Yaklaşık yüz yıldır işgal altında olan Kudüs’ü Müslümanların gündeminde tutabilmek amacıyla geçen yıldan itibaren Recep ayının son haftası aynı zamanda İsra ve Miraç hadisesini de içerisinde barındıran hafta ‘Dünya Kudüs Haftası’ olarak idrak edilmeye başlandı. Müslümanlar bugünleri, Kudüs ve Mescid-iAksa’nın içinde bulunduğu içler acısı hali ve sorumluluklarımızı ifa etmenin muhasebesiyle geçirmelidir. Bugün ve geceler Kudüs’ün esaretten kurtarılması için çareler arandığı, siyonist işgal ve zulmün protesto ve tel’in edildiği vakitlere dönüşmelidir. Öyle ki bu günler, siyonistler ve işbirlikçileri için kâbus vakitleri olmalıdır. Müslümanların Kudüs davası etrafında kenetlendiği, zulme ve istikbara karşı seslerini yükselttiği, büyük atılımların gerçekleştiği vakitlere dönüşmelidir.
Kudüs’ün özgürlüğü aslında ümmetin özgülüğüdür. Müslümanlar aralarındaki ihtilaf ve çekişmeleri bir kenara bırakarak Kudüs davası etrafında kenetlenmelidir. Bu birlikteliğin, Allah’ın yardımını celp ederek Kudüs’ün ve Mecsid-i Aksa’nın hürriyetine vesile olacağına inanıyoruz. İslam ülkeleri, Kudüs davasını zayıflatacak, unutturacak ve Siyonist işgali meşrulaştıracak her türlü adımdan şiddetle kaçınmalıdır. Bilinmelidir ki Siyonist işgalcileri pervasızlaştıran, kendi güçleri değil, Müslümanların birlikten yoksun olmalarıdır.
HÜDA PAR olarak her zaman ve zeminde, her ne pahasına olursa olsun Aksa davasına sahip çıkmaya devam edeceğiz. Aksa’nın işgal altında olduğunu unutturmamak ve gelecek nesillere bu uğurda verilen mücadeleyi miras bırakmak en önemli görevlerimizden biridir. Aksa’nın özgürlüğü için verilen mücadeleyi diri tutmak adına bütün teşkilat, üye ve gönüllülerimizle ‘Dünya Kudüs Haftası’ ve ‘Dünya Kudüs Günü’ başta olmak üzere ilgili bütün etkinlikleri önemsiyor ve sahip çıkıyoruz. Kudüs merkezli çalışmalarda imkanlarımız el verdiği ölçüde yer almak, bizim temel hassasiyetlerimizden biridir.
Bu münasebetle, İslam ümmetinin Miraç Kandili’ni ve Dünya Kudüs Haftası’nı tebrik ediyor, Kudüs’ün özgürlüğüne vesile olmasını temenni ediyoruz.
HÜDA PAR GENEL MERKEZİ
HÜDA PAR’dan “Kudüs haftası” açıklaması: Aksa davasına sahip çıkmaya devam edeceğiz
HÜDA PAR Genel Merkezi tarafından yapılan yazılı açıklamada, “HÜDA PAR olarak her zaman ve zeminde, her ne pahasına olursa olsun Aksa davasına sahip çıkmaya devam edeceğiz.” dedi.
25 Şubat 2022 - 16:15
YORUMLAR