Ancak, sadece iyi bir koro şefi olmakla da iş bitmiyor. Koronuzda yer alan müzisyenlerinde işinde çok iyi olması gerekir. Koro şefi ve korodaki müzisyenler işini bilen profesyonel ve işinin sevdalısı olunca o koro anlam kazanır. İcra ettiği eserlerle gönülleri fetih eder. Bu yüzden sadece koro şefi değildir iyi olması gereken. O koroda yer alan müzisyenlerinde iyi olması gerekir ki, çalınan parça dinleyenleri ve izleyenleri mest etsin, ruhlarına hitap etsin, alkış alsın. Yani kısacası iyi belediyecilik, iyi bir ekiple yapılacak iştir.
Meslek hayatım boyunca, hep şunu gördüm. Zaman zaman bu hatayı bende yapmadım değil. Medyadaki hemen hemen her kes özellikle belediyelerle ilgili yaptıkları haberlerde, köşe yazılarında hep belediye başkanlarını öne çıkaran cümleler kurdu. Sanki her şeyi tek başına başkanlar yapıyormuş gibi bir hava verdiler. Elbette başarılı bir belediye başkanının o belediyenin başarısındaki yeri yadsınamaz. Küçümsenemez. Çünkü Yukarıda da dediğimiz gibi iyi bir belediye başkanı iyi bir koro şefidir. Müzisyenlerde önemli. Bu iyi müzisyenleri de iyi koro şefleri, yani belediye başkanları bulup kendi ekibine kattığında aynı haz çalışmayı ortaya koyar.
İşte bu yüzden, iyi bir koro şefi edası ile çok iyi müzisyenler içerisinden kılı kırk yaran titizlikle kendi ekibini oluşturan Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ı böylesine iyi bir ekibi oluşturduğu için Haliliye ’de yaşayan bir vatandaş olarak tebrik ediyorum.
Başkan yardımcıları, İhsan Ağcan, Mehmet Açanal, Mehmet Hamdi Kaysı, Mehmet Erol, Mehmet Emin Aslan, Mehmet Aslan ve İbrahim Halil Kaya hepsi birbirinden değerli hepsi görevlerini en güzel şekilde ifa etmeye çalışıyorlar. Hepsinin bu uyumlu çalışma şekli ister istemez çok iyi bir koro şefinin de yönetiminde çok iyi bir ahengin ortaya çıkmasına yol açıyor.
Temizlik, yol, kaldırım, park bahçe, imar konuları gibi rutin işler belediyelerin öncelikli işleridir.
Ancak; Belediyelerin bünyesindeki sosyal belediyeciliğin anlam kazandığı kültür, spor, sağlık, eğitim gibi konuların yer aldığı birim daha önemlidir. Çünkü bir bölgeyi bir ili, ilçenin kimliği bu değerlerle anlam kazanır.
İşte bu noktada bu gün köşe yazımda, Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın keşf ederek kendi ekibine kattığı, yaptığı icraat ve güzel çalışmalarla bir sohbetimizde bana “Ahin abi; Aydın, vizyonel, çalışkan ve ileri görüşlü başkanımızın da tensipleri ile sorumlu kılındığım bana tevdi edilen görevi layıkıyla yapmaya çalışıyorum. Bunun için de geçmişin şehrimizdeki yerleşik öz kültürünü, olduğu gibi bu günün gençliğinin yüreğine kazımak için bana bağlı ekibimizle çabalıyoruz.” diyen genç bir belediye başkan yardımcısından, Haliliye Belediye Başkan Yardımcısı İbrahim Halil Kaya’dan bahsetmek istiyorum.
Geçen gün belediyedeki bir işimden dolayı kendisini ziyaret ettiğimde, sordum “ Geçen yıl bir ziyaretimde bana, o bahsettiğin geçmişten gelen Urfa’ya has kültürü bu güne taşımak konusunda sorumlu olduğunuz birimde bugüne kadar neler yaptınız.”
Cevapladı:
“Ahin abi, her şeyden önce Haliliye ilçemiz Dünya’da tarihin sıfır noktası sayılan Göbeklitepe ve Karahan Tepe gibi çok önemli iki tarihi yapıyı barındırıyor. Dolayısı ile biz Dünya literatürüne girmiş iki önemli değere sahibiz. Elbette diğer önemli değerlerimizde var. İzin verirsen kısaca bizim birimdeki ekibimizle Başkanımız Sayın Mehmet Canpolat’ında şiar olarak bize aşıladığı “Canla Başla” neler yaptık, neler yapmaya çalışıyoruz kısaca anlatayım.
İlk başta Dünya mirası olan Göbeklitepe’yi yeni nesillere, çocuklarımıza anlatmak öğretmek için “Göbeklitepe Oyunu”nu yaptık. Bu oyun ile çocuklar Göbeklitepe ’ye nasıl gidebileceklerini ve Urfa’nın kadim tarihi figürlerini mekânlarını farkına varmadan oyunda öğreniyor. Bu oyundan binlercesini Pandemi sürecinde evden çıkamayan çocuklarımıza dağıttık. Halen dağıtıyoruz. Yine Göbeklitepe ve diğer tarihi dokularımızın yer aldığı yap-boz oyunları, boyama, çocuk klasikleri kitapları yaptırarak çocuklarımıza dağıttık. Geri dönüşümlerde, bu oyunları sadece evde çocukların değil büyüklerinde zevkle oynadığını, kitapları okuduklarını gördük. Başka illerden de bizimle iletişime geçen birçok okul, STK bizden bunlardan istediler gönderdik. Bu ilgi ve talep, yeni oyunlar, yeni kitaplar için bize şevk verdi.
Evliya Çelebi’nin seyahatnamesinde bahsettiği Urfa’nın günümüzde yok olmaya yüz tutmuş “Culha”cılık mesleğini başkanımızın da desteği ile gün yüzüne çıkarıp. Coğrafi işaret ve marka çalışmaları başlattık. Yakında bunları sağlamış olacağız. Ahşap oymacılığı, tespihçilik, Bakırcılık gibi Urfa’ya has meslek dalları ile biçki-dikiş, filografi gibi açtığımız kurslarda ustalar yetiştiriyoruz.
Şanlıurfa’dan çıkmış Türkiye ve Dünya’ya mal olmuş, sinema, ses sanatçısı, tiyatrocu gibi sanat dallarında önemli isimlerin kısa tanıtım filmlerini hazırladık. Gençlerimizin ve yeni nesillerin bunları tanımasını, öğrenmesini sağladık.
Başkanımızın tensipleri ile hayata geçirdiğimiz ders çalışma salonlarımızda binlerce öğrenciye ücretsiz derler verdik. Vermeye de devam ediyoruz. Ekonomik durumu ve çalışma şartları uygun olmayan üniversiteye girecek öğrencilere ücretsiz danışmanlık, ücretsiz üniversiteye hazırlık kurs imkânı sağladık. Kurslarımıza katılan yüzden fazla öğrencimiz çok iyi fakültelere girdi.
Yine bildiğiniz gibi Urfa müzik şehri bu kültürümüzü de yaşatmak adına, saz, keman, gitar, folklor gibi kurslar düzenledik, düzenliyoruz. Birçok genç yeteneğimiz bu kursalar sayesinde saz, keman, gitar çalmayı, Urfa’nın öz folklor oyunlarını öğrendi.
Spor salonlarımızda, salon sporlarının yanı sıra ata sporlarını yapabilecekleri imkânları sunduk, Yüksek oranda katlımlar oldu. Bu kurslarda, yüzme, basketbol, voleybol, tenis, uzak doğu sporları kursiyerlerinden takımlar oluşturduk.
Uzakdoğu sporlarında oluşturduğumuz ve imkânlarını sağladığımız Kick Boks takımımız Takım halinde Türkiye Şampiyonu oldu. Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından Ankara’ya davet edilerek ödüllendirildi. Yine belediyemiz bünyesinde oluşturduğumuz Voleybol takımımız profesyonel ligde liderliğe oynuyor.
Yani Ahin abi, kısacası, Haliliye ilçemizi sadece Urfa’nın bir ilçesi olarak değil. Urfa’nın içinde barındırdığı bütün kültürel değerleri ile daha da yukarılara taşımak için mücadele veriyoruz. Tüm çabamız bu. Çünkü biz Urfa’mızın insanlık tarihi ile başlayan öz kültürünü bütün doğallığı ile şimdiki nesillere taşıyıp, onların yüreğine kazımak, onlarından bunu kendilerinden sonra gelecek nesillere taşıması için Sayın Başkanımız Mehmet Canpolat’la çalışmanın verdiği güç, ufuk ve azimle Haliliye ve Urfa’mız için Canla Başla çalışıyoruz…” dedi.

Karşımda siyaset ve hizmet arenasında kendisine verilmiş sorumluğun bilincinde olan genç birinin bunu söylüyor olması bana müthiş keyif ve mutluluk verdi.
Çünkü Haliliye Belediye Başkanı Mehmet Canpolat'ın keşf edip ekibine kattığı, Haliliye Belediye Başkan yardımcısı genç insan İbrahim Halil Kaya farkında olmadan bize bilinçaltımıza şu mesajı veriyordu… Urfa’nın gençlerine imkân verilirse harika işlere imza atabileceğinin vücut bulmuş halini fısıldıyordu.

Bu yüzden, bu şehirde bir şeyler yapmaya çalışan, şehrini daha da ileriye taşıma derdinde sorumluluğunda olan tüm gençlerimize, hangi partiye, hangi siyasi görüşe, hangi etnik kökene bakmadan Haliliye’nin İbrahim Halil Kaya’sı gibi tüm gençlerimize destek vermeliyiz. Vermeliyiz ki gelecek nesiller hem bizden, hem de onlardan övgüyle gururla bahsetsin…

Hayatı doğruları ve Urfa’yı seven herkese saygılarla…

Esma Kuş/urfaradikal.com