Okunan basın açıklamasından kesitler:
...
Milletin inancından, iradesinden, medeniyet değerlerindenkopmuş, millete yabancılaşmış bir zihniyetin taşıyıcısı olan bu asker emeklilerinin aktif görevde oldukları dönemde neye hizmet ettikleri herkesçe bilenmektedir. “Deniz kuvvetleri emeklisi” sıfatıyla yayınladıkları bildiri içerik itibariyle göstermiştir ki bunlar olsa olsa “amiral eskisi”dir. Eski düzenin kafasını konuşturan bu 103 vesayet mankurtu; Kanal İstanbul ve Montrö anlaşmasına dair cümleler üzerinden “fikir beyanı” adı altında çeşitli iletişim kanallarından gece yarısı deklare ettikleri “muhtıra çağrışımlı” bir açıklamayla siyasete ve millet iradesine müdahale etme niyetlerini beyan etmişlerdir.
...
Biz de Memur-Sen ve Şanlıurfa STK’ları olarak millet iradesine uzanmak isteyen elin ve arkasındakilerin ortaya çıkarılmasını, yargılanmasını, cezalandırılmasını istiyoruz. Vesayet sevdalılarına hadleri bildirilmeli, darbe heveslileri yargı önünde hesap vermelidir.Öte yandan bu bildiriye imza atanların siyasete müdahale aracı olarak kullandıkları rütbeleri ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden elde ettikleri kazanç ve imtiyazlar sona erdirilmelidir.
Basın Açıklamasının Tamamı aşağıdadır:
MİLLET
İRADESİNİN YANINDA, VESAYET ZİHNİYETİNİN KARŞISINDAYIZ
Kendisini millet iradesinin üzerinde
gören bir grup emekli amiral vesayet dönemlerine özlem duyan bir açıklama
yayınladılar. Millete muhtıra verilen dönemlerden kalmış köhne bir zihniyetin
hazırladığı bu açıklamayla, Silahlı Kuvvetlerdâhil olmak üzere devletin
kurumlarının milletin hizmetinde olmasından duyulan rahatsızlık açık edildi.
Milletin inancından, iradesinden,
medeniyet değerlerindenkopmuş, millete yabancılaşmış bir zihniyetin taşıyıcısı
olan bu asker emeklilerinin aktif görevde oldukları dönemde neye hizmet
ettikleri herkesçe bilenmektedir. “Deniz kuvvetleri emeklisi” sıfatıyla
yayınladıkları bildiri içerik itibariyle göstermiştir ki bunlar olsa olsa “amiral
eskisi”dir. Eski düzenin kafasını konuşturan bu 103 vesayet mankurtu; Kanal
İstanbul ve Montrö anlaşmasına dair cümleler üzerinden “fikir beyanı” adı
altında çeşitli iletişim kanallarından gece yarısı deklare ettikleri “muhtıra
çağrışımlı” bir açıklamayla siyasete ve millet iradesine müdahale etme
niyetlerini beyan etmişlerdir.
Kimi çevrelerin içeriğindeki darbe
hevesini örtmeye, tahfif ederek masumlaştırmaya ve üstelik sahiplenmeye
kalkıştığı bu açıklama, her ne kadar darbeci kafanın sefaletini gösterse de
görmezden gelinebilecek bir durum değildir. Bu milletin bırakın açıktan darbe
çağrısına, iradesine yönelik hiçbir vesayet imasına tahammülü yoktur. Bu nedenle emekli de olsalarsiyasete müdahale
etme hastalığı nüksedenlere milletin sessiz kalması düşünülemez.Milletimiz,
açıklamayı yapanlar ve yazanlar kadar yazdıranların ve yayanların da
farkındadır.
15 Temmuz’da kursaklarında kalan
heveslerini FETÖ ayarlı açıklamanın satır aralarına gizlenmiş bir şekilde
görüyor, kirli niyetlerini not ediyoruz. 15 Temmuz gecesi bütün vahşetiyle
uygulanan ihanet planlarının milletimizin çelik göğsüne çarparak nasıl suya
düştüğünü hatırlatıyor, bu açıklamayla aşikâr edilen kirli niyetlerin de aynı
şekilde milletin maşeri vicdanında mahkûm edilerek tarihin kirli sepetine gönderildiğini,
gönderileceğini ilan ediyoruz.
Amiral eskilerinin bu açıklaması,
Silahlı Kuvvetler bünyesinden vesayetçileri ayıklama, hainleri temizleme
politikasının doğruluğunu teyit ve te’kitetmiştir. Vesayet virüsünden
kurtulamamış, ihanet zehrini damarlarından atamamış bir kısım mütekait askerin sözde
beka endişesi kisvesiyle siyasete müdahale etme cüretleri; milletin gözünde
ihanetin, akılsızlığın ve ahlaksızlığın göstergesidir.Hâlbuki ülkenin bekasını,
milletin egemenliğini tehlikeye sokan şey 10 yılda bir yapılan darbelerdir.
Bu darbelerle milletin kayaklarının nasıl
sömürüldüğü, ülkenin dış mihrakların operasyon sahası haline nasıl getirildiği
milletin malumudur.
Unutulmamalıdır ki 15 Temmuz gecesi
darbeyi önleyen, darbecilere meydanları dar eden millet, Türkiye’nin tarihinden
vesayetin izlerini, yarınından muhtıra ve darbe fikrinisöküp atmıştır.Bütün
darbe heveslileri, vesayet sevdalıları bilmelidir ki, 250 şehidimizin kanıyla
15 Temmuz gecesi darbecilere karşıyazılanmanifesto bu ülke için sadece bir
milat değil, kanla imzalanmış bir ahittir. Bizler, darbenin kendisi bir yana
imasına dahi tahammülümüzün olmadığını; şehitlere verdiğimiz ahdimizin
arkasında, millet iradesinin yanında, darbelerin ve ihanetin karşısında durmaya
devam edeceğimizi herkese ilan ediyoruz.
Türkiye artık darbecilerden hesap sorulan bir ülkedir. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 103 amiral eskisi ve açıklamaları hakkında soruşturma başlatmış olmasını yerinde buluyor, faillerle birlikte iştirakçileri ve azmettiricileri de ortaya çıkaracak bir hukuki sürecin işleyeceğine inanıyoruz.
Biz de Memur-Sen ve Şanlıurfa STK’ları olarak
millet iradesine uzanmak isteyen elin ve arkasındakilerin ortaya çıkarılmasını,
yargılanmasını, cezalandırılmasını istiyoruz. Vesayet sevdalılarına hadleri
bildirilmeli, darbe heveslileri yargı önünde hesap vermelidir.Öte yandan bu
bildiriye imza atanların siyasete müdahale aracı olarak kullandıkları rütbeleri
ellerinden alınmalı, o rütbeler üzerinden elde ettikleri kazanç ve imtiyazlar
sona erdirilmelidir.
Haber: Sümeyra K. TOSUN
YORUMLAR