CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal ile CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu, Roman asıllı vatandaşların kamuda ve özel sektörde istihdam edilmesi amacıyla kanun teklifi hazırladı. Söz konusu düzenlemenin yasalaşması halinde Roman asıllı vatandaşları çalıştırma zorunluluğu getirilecek. Buna göre işverenler, özel sektör işyerlerinde yüzde 3, kamu işyerlerinde ise yüzde 4 oranında Roman asıllı vatandaş çalıştırmakla yükümlü olacak.
TBMM Başkanlığı’na sunulan teklifle, toplumsal huzur ve
dengenin sağlanabilmesi için Roman yurttaşların istihdamının artırılması ve
Anayasal hakları olan çalışma hakkının ihlal edilmesinin önüne geçilmesi
amaçlanıyor.
ROMANLARA
KARŞI ÖNYARGI İŞ HAYATINA DA YANSIYOR
CHP’li vekiller Mahmut Tanal ve Özcan Purçu’nun imzasını taşıyan 4857 sayılı İş
Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin gerekçesinde,
Romanların dünyanın birçok yerinde yaşamlarını devam ettiren, popülasyon olarak
kalabalık etnik kimliğe sahip kişiler olduğu belirtildi.
Tüm
dünyada süregelen eşitsiz gelişmeler ve değişmelerin toplum içerisinde bazı
kesimlerin refah seviyesinin kolaylıkla artmasını sağlarken, bazı kesimlerin
ise yükselen refah seviyesinden yeterli payı alamadıklarının görüldüğünün
belirtildiği gerekçede, “Ekonomik, sosyal, kültürel açıdan dezavantajlı olarak
ifade edilebilecek grupların arasında Romanlar da bulunmaktadır. Ülkemizde
Roman vatandaşlar ciddi ayrımcılıklarla karşı karşıya kalmaktadır. Özellikle,
ekonomik, sosyal ve politik olarak dışlamalar yapılmaktadır. Roman asıllı
vatandaşlara karşı olumsuz damgalama ve ötekileştirmeden kaynaklı olarak
geçmişten günümüze birçok alanda Romanlar kendilerini güçsüz ve mağdur
hissetmişlerdir. Gelir eşitsizliğinden ve istihdam yetersizliğinden dolayı
Roman asıllı vatandaşlarda yoksulluk oranı oldukça yüksektir. Toplumda Roman
vatandaşlara karşı benimsenmiş olan olumsuz düşünceler iş hayatına da
yansımıştır. İşverenler Roman vatandaşlarla çalışmak istememekte, Roman asıllı
vatandaşların birçoğu işsiz kalmaktadır” denildi.
POZİTİF AYRIMCILIK VURGUSU
Gerekçede, Türkiye
Cumhuriyeti’nin sosyal bir hukuk devleti olduğunun, devletin toplumsal dengeyi
sağlamakla yükümlü olduğunun altı çizildi. İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve
Ekonomik, Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nde koruma altına alınan çalışma
özgürlüğünün Anayasamızın 49. maddesinde “Çalışma, herkesin hakkı ve ödevidir.
Devlet, çalışanların hayat seviyesini yükseltmek, çalışma hayatını geliştirmek
için çalışanları ve işsizleri korumak, çalışmayı desteklemek, işsizliği
önlemeye elverişli ekonomik bir ortam yaratmak ve çalışma barışını sağlamak
için gerekli tedbirleri alır” şeklinde düzenlendiğinin vurgulandığı gerekçede,
“Toplumun önyargılardan arındırılabilmesi halinde Roman asıllı vatandaşların
toplum yaşamına etkin katılmalarının sağlanabilecektir. Dolayısıyla Roman
asıllı vatandaşların toplum yaşamına etkin olarak katılabilmeleri için iş
bulabilmeleri noktasında fırsat eşitliğine kavuşmaları gerekmektedir.
Devletimiz de sosyal devlet ilkesinin ve eşitlik ilkesinin bir gereği olarak
güçsüzü güçlü karşısında korumaya yükümlüdür. Dolayısıyla tüm vatandaşlarımız
arasında eşitliği sağlayabilmek adına pozitif ayrımcılık yapabilmektedir”
ifadelerine yer verildi.
Söz konusu kanun teklifiyle de iş yerlerine Roman
asıllı vatandaşları çalıştırma zorunluluğu getirilerek istihdam oranının
artırılmasının, Roman asıllı vatandaşlarımızın Anayasal haklarını daha etkin
kullanmasını ve toplumdaki eşitsizliklerin giderilerek toplumsal dengenin
sağlanmasının hedeflendiğinin altı çizildi.
YORUMLAR