Sahada
çalışan Aile hekimliği çalışanı temsilcileri olan Meslek örgütleri, Sendika ve
derneklerin önerileri alınmadan ne Toplum sağlığını önemseyen ne de
çalışanların memnuniyetini düşünen bir yönetmelik oluşturulmadığı ortadadır.
Yıllardır
kanuni dayanağı olmaksızın yönetmeliklerle keyfi bir şekilde sık sık
değiştirilip, cezalar uygulanmaktadır.
Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliğinin bugüne kadar her değişikliğinde geriye gidilmiş
hak kayıpları artarak devam etmiş anayasa ve ülkemizin kabul ettiği evrensel
yasal düzenlemeler hiçe sayılarak sağlık çalışanlarının ifade özgürlüğü ve
görüş açıklama hakları, ortadan kaldırılmıştır.
Yönetmeliğin ihtar puan cetveline
eklenen yeni maddeye göre:
Kamu görevleri
hakkında izinsiz olarak basına, haber ajanslarına, radyo ve televizyon
kurumlarına veya sosyal medya araçlarıyla bilgi veya demeç vermek 50 ceza puanı
Toplum sağlığını ve sağlık çalışanlarının haklarını
savunan, kamuoyunu bilgilendiren, görüş ve önerilerini, taleplerini basın ve
sosyal medya aracılığıyla katlamalı cezalandırma nedeniyle üç kez dile getiren Aile
Hekimliği çalışanlarının sözleşmeleri fesh edilebileceği yönetmelikte yer
almıştır.
Aynı yönetmeliğin 7. Maddesi başta olmak üzere,
sözleşme yenilme ve fesih yetkisi İl Sağlık Müdürlüklerine verilmiş olup zaten
iller arasında var olan uygulama farklılıkları kişilerin insafına
bırakılmıştır. Açığa alma, sözleşme yenilememe gibi olağanüstü yetkiler, tüm
hukuk kuralları çiğnenerek verilmiştir. Kanuni dayanağı bile bulunmayan,
kurulacağı belirtilen komisyonun verebileceği keyfi kararlarla işten atmalar
kolaylaştırılarak, mevcut iş güvencesi ortadan kaldırılmıştır.
Mazeretine Bakılmaksızın Nöbete 5 Kez Gitmeyenler İşten Atılacak
Yönetmelikte yer alan
maddeye göre;
“Görevi başında bulunduğu halde entegre sağlık hizmetlerinde mazeretli olup
olmadığına bakılmaksızın beş nöbet görevini yerine
getirmediğinin/getiremediğinin tespit edilmesi durumunda sözleşme feshi
uygulanacak.”
Böyle bir
düzenlemeyi kabul etmemiz mümkün değildir!
Aile hekimliği çalışanları yaptıkları özverili
çalışmaya salgında da devam ederek, COVID-19 aşılamasının büyük bir çoğunluğu
ASM’lerde uygulanmış olup Türkiye’nin salgından kurutulmasının en büyük
güvencesi olmuştur.
Ancak 10 yıldır özlük haklarını kaybederken bütün
itirazlara, görüşmelere rağmen son çıkan yönetmelikte kronik hastalık tarama ve
takibi ile ortalama bir aile hekimliği biriminde ilin Sosyo-ekonomik
gelişmişlik düzeyine bağlı olarak yılda 10 bin ek tarama vererek bunun %40
oranında yapılmadığında aylık 1000-1500 lira arası gelir kaybı olacağı ortaya
çıkmıştır. Bunun yanında hali hazırda sistemde
var olan aşılar, mobil sağlık hizmetleri, çocuk, bebek ve gebe izlemleri ve birçok
angarya işe ek yeni eklenen kronik hastalık takiplerinin ne personel gücü ne de
var olan alt yapı ile yapılması mümkün değildir.
Ceza infaz kurumlarında görev yapan
aile hekimlerinin pandemi döneminde ihtiyaç duydukları koruyucu malzemelerin
bile karşılanmasında yaşanan sorunları unutmadık. Şimdi de aldıkları cari gider
ödemelerinin yüzde sekseninin kesilecek olması kabul edilemez. Gelirimizin
artmasını beklerken, çıkartılan yönetmelikle bir anda bu ödeme kaleminden yüzde
seksen kesinti yapılması ne akla ne de vicdana sığmaktadır.
Ceza puanlarını ağırlaştıran sözleşme feshini
kolaylaştıran, sözleşmeyi yenilememe adı altında dayanaksız ve keyfi
yaptırımlar getiren, görevden uzaklaştırma süresini uzatan, ek görevler
dayatan, ancak aylık ücretlere yansıyan bir iyileşme sağlamayan, aile
hekimlerinin taleplerini karşılamayan yeni ceza sözleşmesini kabul etmiyoruz.
Çıkarılan Aile Hekimliği Ödeme Sözleşme Yönetmeliği
geri çekilerek sahanın temsilcileri ile görüşülerek düzenlemeye gidilmelidir.
Aksi takdirde yönetmeliğin iptali için hukuki ve her
türlü demokratik mücadele yollarını sonuna dek kullanacağımızı kamuoyuna
bildiririz.
Şanlıurfa Tabip
Odası
Sağlık ve Sosyal
Hizmet Emekçileri Sendikası Şanlıurfa Şubesi
Şanlıurfa Aile
Hekimleri Derneği
YORUMLAR