Valilik toplantı salonunda, Vali Yardımcısı İsmail Çetinkaya, İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Emre Erkuş, İl Emniyet Müdürü Selçuk Doğuş ve İl Jandarma Komutanı Albay Eyüp Sabri Kirişçi ile birlikte basının karşısına çıkan Vali Erin, koronavirüs pandemisi sürecinde, Şanlıurfa için beklentilerin dışında bir durumla karşı karşıya olmadıklarını söyledi.

Daha önce de pandemi süreciyle ilgili alınan tedbirleri, en kötü durumda bile uygulanacakları hazırlanan senaryolara göre planladıklarını hatırlatan Vali Erin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, salgının başladığı ilk günden bu yana gerekli tüm tedbirleri hızlıca hayata geçirdiklerini ve kontrollü sosyal hayat sürecine geçildiği 1 Haziran 2020 tarihinden bu yana da her türlü tedbiri almaya devam ettiklerini ifade etti.

Şanlıurfa’nın, geçmiş yıllarda yapılmış sağlık yatırımları sebebiyle gerek hastane kapasiteleri gerekse sağlık personeli anlamında endişe edilecek, yönetilemeyecek ve müdahale edilemeyecek bir konumda olmadığına dikkat çeken Vali Erin, böyle bir sıkıntı olsaydı söylemekten tereddüt etmeyeceklerini dile getirdi.
Koronavirüsle mücadeleyi tüm aktörlerle birlikte yürüttüklerine dikkat çeken Vali Erin,  aktörlerden bir tarafın mücadeleyi yürüten kamu tarafı olduğunu, Sağlık Bakanlığının Şanlıurfa’dan bihaber olması gibi bir durumun doğru olmadığını söyledi. Sağlık Bakanlığı ile hemen hemen her gün ve gün içerisinde müteaddit defalar Vali olarak kendisinin, Vali Yardımcısının, İl Sağlık Müdürünün ve sağlık personelinin bakanlıkla sürekli irtibat halinde olduğunu, alınması gereken önlemleri Sağlık Bakanlığının talimatı olarak gerçekleştirdiklerini belirten Vali Erin, mücadelede sorumluluk üstlenmesi gereken bir tarafın da vatandaşların tamamı olduğunu söyledi.

Alınan tedbir kararlarına polisiye tedbirler olmadan riayet edilmesinin önemine değinen Vali Erin, mücadelede yer alan bir tarafın da basın olduğunu, gelişmelerin doğru şekilde kamuoyuna aktarılmasının önemine işaret etti. İşin başından itibaren hiçbir yanlış bilgiyi basınla paylaşmayacaklarını, oluşabilecek darboğazları da samimiyetle basınla paylaşacaklarını ifade ettiklerini anımsatan Vali Erin, kamuoyunu doğru bilgilendirmek adına resmi makamlardan yapılan açıklamalar dışında duyumların, sağlık teşkilatı hakkındaki iddiaların, mutlaka resmi makamlardan teyit edilmesinin toplumun huzur ve refahı için önemli olduğunu ifade etti.

Salgının dünyanın her yerinde zaman zaman azalıp yükseldiğini, Türkiye Cumhuriyeti’nin işin başından itibaren tedbirlerini alarak dünya ülkelerinden ayrışan ve başarı örneği ortaya koyan ülkelerin önünde geldiğini dile getiren Vali Erin, Haziran ayı başından itibaren ekonomik ve sosyal hayatın devamı için kısıtlamaların hafifletildiğini ancak mücadelenin bitmediğini söyledi.

Kontrollü sosyal hayat tedbirlerinin basit olduğunu ve toplumun tamamına bu anlamda sorumluluk düştüğünü belirten Vali Erin, “Hayat devam ederken hiçbir kurala uyulmadan yetkilileri göreve davet ederek bu işi başaramayız. Bu uzun soluklu bir proje. Aşı bulunmadan bundan kurtulmamız zor gibi görünüyor. Kontrollü sosyal hayat sürecinin bir süre daha hayatımızın bir parçası olarak kalacağı kesin.” diye konuştu.
 
“Asıl Tedbiri Vatandaş Alacak”
Sosyal medyada ve bazı yayın organlarında Sağlık Bakanlığının Urfa’yı ihmal ettiği, kamunun hiçbir tedbir almadığı, milletvekillerinin sorunla ilgilenmediği yönündeki iddiaların topluma bir fayda sağlamayacağının altını çizen Vali Erin, “Valiliğimiz öncülüğünde tüm kamu kuruluşlarımız, sağlık çalışanlarımız ve kolluk kuvvetlerimiz salgınla mücadelede üzerlerine düşen vazifeyi bihakkın yerine getirmesine rağmen, aslı olmayan iddialara rağmen bulaşma riskini göze alarak mücadelede aktif görev alan arkadaşlarımızı itham etmek doğru değil. Bizlere düşen, onlara destek olmaktır. Kurallara uymayanlara karşı oluşturacağımız tepki, tüm vatandaşları kurallara uymaya yönlendirecektir. Devlet herkesin başına polis diksin, sokağa çıkma yasağı getirsin evlerimize kapanalım diye bir beklenti doğru değil. Milletvekillerimizin tamamı da sürekli olarak bizlerle irtibat halinde ve salgınla mücadeledeki durum hakkında bilgi sahibiler. Dünya çapında etkili olan ve insanlığın tedbir almaktan başka pek çaresi olmayan salgın karşısında onların da yapabileceği bir şey yok. Duyarlılık sahibi tüm vatandaşlarımız gibi onlar da gerek sosyal medya, gerek basın yayın aracılığıyla vatandaşlarımızı tedbirlere riayet etme konusunda sürekli çağrıda bulunuyorlar. Toplum olarak yapmamız gereken, kulaktan dolma söylentilerle kaos çıkarmadan, alacağımız basit tedbirlerle bu mücadeleyi içselleştirmemizdir.” dedi.
 
En fazla denetim Şanlıurfa’da
Şanlıurfa’nın Haziran ayı başlarına kadar koronavirüs pozitif vaka sayısı en az olan iller arasında geçtiğini, ancak yakın sosyal ilişkiler içinde olan bir şehirde Haziran ayı ile birlikte yükselişin yaşandığını kaydeden Vali Erin, bu yükselişi daha önce öngördüklerini söyledi.
Salgını önlemeye yönelik kontrol ve denetim tedbirlerinin en fazla yapıldığı iller arasında Şanlıurfa’nın olduğunu dile getiren Vali Erin, “Ceza yazmakta ne yazık ki ilk sıralardayız. Ama bunu yapmak da istemiyoruz. Tüm uyarılara rağmen kurallara riayet etmeyenlere yönelik idari ve adli işlemleri uygulamaktan da çekinmeyeceğiz. Salgına karşı tedbir kararlarının alındığı günden bu yana Emniyet ve Jandarma ekiplerimiz tarafından yazılan ceza miktarı 31 milyon TL’nin üzerine çıkmış bulunuyor.  Bu cezaların 4 milyon 752 bin 640 TL’si maske takmama, 5 milyon 739 bin TL’si ise fiziki mesafe ihlali nedeniyle kesilmiş cezalar. Bunun yanında 100 kişiden oluşan, emniyet, jandarma, zabıta ve gıda kontrol personelinden oluşan denetim ekiplerimiz kontrollerini aralıksız sürdürüyor. Sadece 20-26 Temmuz tarihleri arasında 1230 vatandaşımıza 1 milyon 737 bin TL ceza kesilmiş bulunuyor.
 
Yoğun Bakımda 50 Hastamız Var
Koronavirüsün özellikle ileri yaşta ve kronik rahatsızlığı bulunan vatandaşlar için çok riskli bir hastalık olduğunu hatırlatan Vali Erin, salgının başladığı ilk günden bu yana Şanlıurfa’da hayatını kaybeden hasta sayısının 100 kadar olduğunu, halen 1987 bina ve 20 kırsal mahallede karantina tedbiri uygulandığı bilgisini verdi.
Salgınla mücadelede hastanelerin de durumunu değerlendiren Vali Erin, “Şanlıurfa, iki buçuk milyon nüfusu olan bir ilimiz. Salgından önce hastane acil servislerinde zaman zaman yaşanan yoğunluk, bu salgın döneminde de yaşanıyor. Ama bu yoğunluk, kesinlikle koronavirüs kaynaklı değil. Şu anda toplam vaka sayımızın yüzde 5 kadarı hastanede tedavi görmeye devam ediyor. Yoğun bakımda yatan 50 kadar hastamız var ve 10 kadar entübe hastamız bulunuyor.” dedi.
Sağlık sisteminin, salgınla mücadelede kontrol edilebilir bir pozisyonda bulunduğunu, aynı anda 500 kişiye yoğun bakımda sağlık hizmeti verme planlamalarının hazır olduğunu ve gerekirse bu sayıyı iki katına çıkarabilecek kapasiteye sahip olduklarını ifade eden Vali Erin, “Toplumdan saklayacak hiçbir şeyimiz yok. Bugüne kadar tespit edilen vaka sayısını ve karantina kararlarını günlük olarak kamuoyu ile paylaştık.” diye konuştu.
 
Kurban Bayramında Vatandaş Tedbirli Olmalı
Gazetecilerin, kurban bayramında kısıtlama olup olmayacağı yönündeki sorularını da cevaplayan Vali Erin, şu an için bayramda bir kısıtlama olacağını söyleyemeyiz. Cumhurbaşkanlığımız ve Sağlık Bakanlığımızın alacağı bir karar olursa bunu kamuoyu ile paylaşırız. Ancak şunu unutmamalıyız ki, artık eski alışkanlıklarımızı terk etmek zorundayız. Tüm toplumun bu yeni kurallara uyması gerekiyor. Taziyeler, düğünler, sıralar eskisi gibi devam edemez. Devlet gelsin, beni tedbirli olmaya zorlasın gibi bir anlayış doğru değil. Bu bayramı da tedbirlerimizi alarak kutlayacağız. Özellikle ileri yaştaki büyüklerimizin bayramlarını bizzat yanlarına giderek kutlamak yerine telefonla yapmaya özen göstermeliyiz. Kaldı ki şimdi görüntülü görüşme imkânımız bile var. Tüm Şanlıurfalıların ve pozitif vaka olarak tespit edilen vatandaşlarımızın yapacağı çok basit şeyler var. Bu da çocuklarıyla bile temas etmemeye riayet etmek, ailesini ve toplumu korumaktır.” dedi.
 
İl Sağlık Müdürü Erkuş: Öngörü İle Çalışıyoruz
Koronavirüs pandemisi karşısında, Valilik öncülüğünde Bilim Kurulu ve Hıfzıssıhha Kurulu Kararlarını dikkate alarak yürüttükleri mücadelenin, Sağlık Bakanlığı onayı ile hayata geçirildiğini belirten İl Sağlık Müdürü. Doç. Dr. Emre Erkuş da süreçle ilgili bilgiler verdi.
Salgınla mücadelede il bazlı kararlar da alındığını kaydeden Erkuş, Türkiye geneli uygulamada koronavirüs pozitif vakaların ilaç verilerek evde tedavi uygulaması yapıldığı halde Şanlıurfa’da uzun süre pozitif vakaları hastane ve öğrenci yurtlarında karantina altında tuttuklarını, bu sayede salgının daha geniş kitlelere yayılmasını önlediklerini söyledi.
Tüm sağlık çalışanlarının 7 gün 24 saat mücadelenin içinde olduğunu ve virüs bulaşan sağlık çalışanlarından hayatını kaybedenin olmadığını belirten Erkuş, “Tüm sağlık çalışanlarımızın bu sürecin başarıyla yürütülmesi için büyük bir çaba ve fedakârlık gösterdiğinden kimsenin şüphesi olmasın. Aynı şekilde sağlık kuruluşlarımızın kapasitesi, ihtiyaç halinde faaliyete alınacak yatak sayıları, makine donanım gibi ihtiyaçları günlük olarak önümüze koyduğumuz tabloya bakarak planlama kapasitesine sahibiz. Hastanelerimizin planlamasını, ortaya konan tabloya göre planlıyor ve öngörü ile çalışıyoruz. Bunun için zaman zaman revizeye gidiyoruz.” dedi.
Yaşanan bu zorlu süreçte sağlık çalışanlarının motivesinin yüksek tutulmasının, başarı için olmazsa olmaz bir şart olduğunu dile getiren Erkuş, “Tüm vatandaşların da sağlık çalışanlarımıza moral vermesi, alınan tedbir kararlarına titizlikle riayet etmesiyle mümkün olabilir.” diye konuştu