Bakımsız nakil hatları yangın çıkaran Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi'nin uzun süreli kesintileri de bitmek bilmiyor. Bölgede yaşananları DEM Parti Urfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan; Diyarbakır’ın Çınar ilçesiyle Mardin’in Mazıdağı ilçesi arasında 20-21 Haziran’da on binlerce dönüm arazide çıkan yangında 15 yurttaşımız yaşamını yitirmişti. Valilik yangın daha devam ediyorken "anızdan çıkan yangın" demiş ancak ilerleyen günlerde ortaya çıkan kamera kayıtları ve yapılan incelemelerin sonucunda yangının elektrik nakil hatlarından kaynaklandığı ortaya çıkmıştı.
15 yurttaşımızın canını kaybettiği yangınlarda, sorumluluğun Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi'nin (DEDAŞ) olduğu biliniyorken ortada ne bir istifa ne de bir açıklama var.
Konuyu meclis gündemine taşıyan DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, yaşanan problemlerin ne yangından ibaret olduğunu ne de yaşanan felaketle sona erdiğini ifade etti. soL'a konuşan Ayan, uzun süreli kesintilere dikkat çekerek bölge halkının DEDAŞ çilesinden artık bıktığını ve her gün telefonlarına gelen ihbarlarla kurumun şikayet edildiğini belirtiyor.
'Özel şirket değil adeta iktidarın temsilcisi'
DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan konuyu her şeyden önce sürecin özelleştirilmesine getiriyor ve buradaki işleyişe dikkat çekiyor:
"Burada DEDAŞ bir sürü hukuksuzluğa ya da soruna sebep oluyor. Sürekli elektrik kesintileri yaşanıyor. Bakın dikkatinizi çekerim. Burası termometrelerin 45 dereceleri gösterdiği, hissedilen sıcaklığın artık ne olduğunun kimsenin tahmin edemeyeceği kadar sıcak yerler. Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illeri her sene termometrelerin en sıcak rakamları ölçtüğü yerler. Bırakın uzun süreli kesintileri bir saatlik elektrik kesintilerinin dahi yaratacağı ciddi sorunlar var. Hastalar var, makinaya bağlı evinde yatan hastalar bunlar. Gıda zincirinin bozulması söz konusu. Bu kadar sıcakta 1 saatlik kesintilerde özellikle de marketlerde ve iş yerlerindeki, restoranlardaki gıdaların bozulması olası bir ihtimal. Düzenli kesintiler oluyor, şirket alt yapı ve bakım çalışmaları yapmadığı için yangınlara sebep oluyor ama kimse sesini çıkarmıyor. Soruşturulmuyor ya da gündem olmuyor.
Kim bu şirketler? Bu gücü nereden alıyorlar? Nasıl oluyor da bunca soruna sebep oluyorlar da hiçbir yaptırımla karşılaşmıyorlar. İşte bu sorular bölge halkında ister istemez 'Bu şirketin dokunulmazlığı mı var?' sorusunu akla getiriyor. Özelleştirilen, yandaşlara peşkeş çekilen kamu kaynakları adeta iktidarın temsilcisi gibi algılanıyor."
soL Ana Sayfa
Elektrik çilesi bitmiyor: 'DEDAŞ oldu zulümdaş, artık yeter!'
Bakımsız nakil hatları yangın çıkaran Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi'nin uzun süreli kesintileri de bitmek bilmiyor. Bölgede yaşananları DEM Parti Urfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan soL'a anlattı.
ÖZKAN ÖZTAŞ
12.07.2024
Diyarbakır’ın Çınar ilçesiyle Mardin’in Mazıdağı ilçesi arasında 20-21 Haziran’da on binlerce dönüm arazide çıkan yangında 15 yurttaşımız yaşamını yitirmişti. Valilik yangın daha devam ediyorken "anızdan çıkan yangın" demiş ancak ilerleyen günlerde ortaya çıkan kamera kayıtları ve yapılan incelemelerin sonucunda yangının elektrik nakil hatlarından kaynaklandığı ortaya çıkmıştı.
15 yurttaşımızın canını kaybettiği yangınlarda, sorumluluğun Dicle Elektrik Dağıtım Şirketi'nin (DEDAŞ) olduğu biliniyorken ortada ne bir istifa ne de bir açıklama var.
Konuyu meclis gündemine taşıyan DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan, yaşanan problemlerin ne yangından ibaret olduğunu ne de yaşanan felaketle sona erdiğini ifade etti. soL'a konuşan Ayan, uzun süreli kesintilere dikkat çekerek bölge halkının DEDAŞ çilesinden artık bıktığını ve her gün telefonlarına gelen ihbarlarla kurumun şikayet edildiğini belirtiyor.
'Özel şirket değil adeta iktidarın temsilcisi'
DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan konuyu her şeyden önce sürecin özelleştirilmesine getiriyor ve buradaki işleyişe dikkat çekiyor:
"Burada DEDAŞ bir sürü hukuksuzluğa ya da soruna sebep oluyor. Sürekli elektrik kesintileri yaşanıyor. Bakın dikkatinizi çekerim. Burası termometrelerin 45 dereceleri gösterdiği, hissedilen sıcaklığın artık ne olduğunun kimsenin tahmin edemeyeceği kadar sıcak yerler. Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illeri her sene termometrelerin en sıcak rakamları ölçtüğü yerler. Bırakın uzun süreli kesintileri bir saatlik elektrik kesintilerinin dahi yaratacağı ciddi sorunlar var. Hastalar var, makinaya bağlı evinde yatan hastalar bunlar. Gıda zincirinin bozulması söz konusu. Bu kadar sıcakta 1 saatlik kesintilerde özellikle de marketlerde ve iş yerlerindeki, restoranlardaki gıdaların bozulması olası bir ihtimal. Düzenli kesintiler oluyor, şirket alt yapı ve bakım çalışmaları yapmadığı için yangınlara sebep oluyor ama kimse sesini çıkarmıyor. Soruşturulmuyor ya da gündem olmuyor.
Kim bu şirketler? Bu gücü nereden alıyorlar? Nasıl oluyor da bunca soruna sebep oluyorlar da hiçbir yaptırımla karşılaşmıyorlar. İşte bu sorular bölge halkında ister istemez 'Bu şirketin dokunulmazlığı mı var?' sorusunu akla getiriyor. Özelleştirilen, yandaşlara peşkeş çekilen kamu kaynakları adeta iktidarın temsilcisi gibi algılanıyor."
DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Dilan Kunt Ayan
'15 kişi hayatını kaybetti, Erdoğan ilk açıklamasında anız yangını dedi'
Diyarbakır ile Mardin arasında çıkan yangınlarda 15 yurttaşımızın hayatını kaybetmesi, yüzlerce hayvanın can vermesi ve binlerce dönüm arazinin yok olması bölgedeki yurttaşların büyük tepkisini çekti. Valilik tarafından yangınlar henüz devam ediyorken kaynağın "anız" olduğunun söylenmesiyse bardağı taşırdı.
Dilan Kunt Ayan da bu konuya ısrarla dikkat çekiyor ve haklı olarak da öfkeleniyor. Uzun yıllardır yenilenmeyen ahşap elektrik direklerine dikkat çekiyor:
"Hatırlarsınız. Diyarbakır Valisi ilk saatlerde çıktı ve anız yangını dedi. Bölgede yaşanan felaketlerde bir tür 'hak ettiler' ya da 'kesin kaçak elektrik kullanıyorlar o yüzden' tarzı algılar yaratılıyor. Bakın bizim elimizde araştırmalar var. Bölgedeki kaçak elektrik mevzusu kamuoyunda pompalandığı düzeyde değil. Mutlaka var. İnsanlar bazen bu yöntemlere başvuruyor ya da buna mecbur kalıyor. Tespit edilenler de cezalandırılıyor zaten bu ayrı.
Ama biz biliyoruz ki kaçak elektrik kullanan fabrikaların tükettiği elektrik nüfusu 1 milyon olan şehirlere yakın düzeyde. Bu fabrikalara ne oluyor? Ceza kesilmiyor, hayır. İndirimler uygulanıyor borçlar taksitlendiriliyor. Ama burada 15 kişi hayatını kaybedince 'kesin kaçak elektrik, kesin anız yangını' deniyor. Bu kasıtlı bir şey. Bilerek yapılıyor, kamuoyuna bu pompalanıyor.
Kamera kayıtları çıktı ortaya. Yapılan araştırmalar da uzun yıllardır yenilenmeyen altyapı nedeniyle yangınların elektrik direklerinden çıktığını gösterdi. Bu direkler ahşap direkler. Türkiye'de nerede kaldı bu direkler, lütfen ama kimse kendisini kandırmasın. Turgut Özal yıllarından kalan direkler bunlar. Sonra bunlar yangına sebep olunca ne oldu, günler sonra çıktı Recep Tayyip Erdoğan Meclis konuşmasında 'anız nedeniyle çıkan yangınlarda' hayatını kaybedenleri andı, yakınlarına baş sağlığı diledi.
Anız falan yangını yok ortada. Yangın bundan çıkmadı. Ama kimse konunun DEDAŞ'a gelmesini istemiyor.'
'İnsanlar artık DEDAŞ değil zulümdaş diyor, DEAŞ diyen de var'
DEDAŞ'ın bakım, onarım ve yenileme yapmaması, uzun süreli kesintileri bölgede özellikle de tarım alanında yaz aylarında birçok çiftçiyi mağdur ediyor.
Ancak yaşananlar sadece DEDAŞ kapsamındaki Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerinden ibaret değil. Akıllara CK elektriğin kar yağışı nedeniyle günlerce elektrik iletemediği ve yine yurttaşlarımızın ölümüyle sonuçlanan Isparta'daki 2022 Şubat'ında yaşananlar geliyor. Özelleştirmelerin yarattığı yıkımın ya da şehrin adı değişse de sebep olduğu sonuçlar aynı.
Dilan Kunt Ayan da bölge halkının artık DEDAŞ'a "zulümdaş" dediğini ifade ediyor. Sinirle gülüyor bir yandan "DEAŞ diyenlere de denk geliyoruz bazen. Halk gerçekten çaresizce ve öfkeyle bu isimleri takıyor. Zaman zaman zulüme zaman da IŞİD'in diğer ismi olan DEAŞ'a benzetiyorlar. Artık yeter diyenlerin sayısı artıyor" diyor.
'DEDAŞ dedikleri şirketler iktidarın dokunulmaz varisi gibi'
DEM Partili vekil şöyle konuşuyor:
"Her gün onlarca telefon geliyor. Buradaki AKP'li Urfa vekillerine de ilettik durumu. Gelin bir çözüm bulalım dedik. Hatta yerel gazeteciler çok heyecanlandı bu durumdan, işte şimdi sorun belki çözülecek diye. Çözüm ne oldu? Bir hafta sonra yüzde 38 elektriğe zam geldi. Akıl alır gibi değil gerçekten.
Bize oy veren vermeyen herkes anladı. Bu tür sorunlarla yalnızca biz ilgileniyoruz. AKP'ye oy verenler de öyle. Mahcubiyetle geliyorlar yanımıza, Utana sıkıla söylüyorlar. Böyle görünce onları ben mahcup oluyorum. Yahu siz değil sebep olanlar utansın neden mahcup olasınız ki diyorum. AKP'nin Urfa'da bence oy kaybetmesinin bir sebebi de bu. DEDAŞ dedikleri şirketler iktidarın dokunulmaz varisi, temsilcisi gibi. Özellikle de tarımda büyük sorunlar yaşanıyor. Elektrik kesildiği için çiftçiler tarım yapamıyor. Bu da mahsulün çoğu zaman zarar görmesine sebep oluyor. Ancak biz de sorunun çözülmesi için elimizden geleni yapıyoruz. Devam da edeceğiz."
Dilan Kunt Ayan bunları anlatırken masasının üzerinde konuyla alakalı dosyalar ve gelen şikayetler gözüme çarpıyor. Bir sürü sorun bir yana DEDAŞ'ın yarattığı problemler özellikle de yaz aylarında halkın öncelikli gündemi haline gelmiş. Ayan, bu nedenle sürecin peşini bırakmayacaklarını ve takipçisi olacaklarını tekrar ediyor.
Ayan, Elektrik çilesi bitmiyor: 'DEDAŞ oldu zulümdaş, artık yeter!'
12 Temmuz 2024 - 19:03
YORUMLAR