"Kanal İstanbul"u kim neden istiyor?

15 Aralık 2019 - 15:52

Nejat Eslen yazdı

Türkiye’yi yönetenler “Kanal İstanbul” projesinde ısrarlı görünmektedir.

Bu proje, farklı sakıncaları nedeni ile tartışılmaktadır.

“Kanal İstanbul” projesinin en önemli yansıması, 1936 yılında yürürlüğe giren ve Boğazlar rejimini düzenleyen Montrö Sözleşmesi’ne ve bu sözleşme ile kurulan jeopolitik denge üzerine yapacağı etki ile ilgilidir.

Çünkü, AKP’nin yayın organları “Kanal İstanbul” projesinin önemini anlatmakta ve yetersiz gördükleri Montrö Sözleşmesi’nin bu proje ile değiştirilmesini savunmaktadır.

Örneğin, AKP yönetimine yakın SETA’da yer alan Kanal İstanbul’un Stratejik Değeri başlıklı incelemede, ‘’Kanal İstanbul projesinin, geniş bir vizyon ürünü; Türkiye’nin hem egemenlik hakları bakımından yeni bir sayfa açmak hem güvenliğini sağlamak adına yürütülen bir devlet projesi olduğu’’ ifade edilmektedir.

SETA’ya göre, “Montrö sözleşmesi hala Türkiye’nin egemenlik hakları için yeterli değildir. Kanal İstanbul projesi bu anlamda büyük bir fırsattır. Tüm anlaşma bu sayede yeniden masaya yatırılıp geçişlerin ücretli olacağı ve savaş gemilerinin geçişlerinin bütünüyle Türkiye’nin iznine bağlanacağı bir anlaşma ancak bu sayede ortaya çıkabilir.”

 

KANAL İSTANBUL PROJESİNİN AMACI MONTRÖ SÖZLEŞMESİNİ DEĞİŞTİRMEK Mİ

O halde Kanal İstanbul projesinin öncelikli amacının, Montrö Sözleşmesini değiştirmek olduğu ifade edilebilir.

Bu noktada sorulması gereken soru şudur... Montrö Sözleşmesi’nin değiştirilmesi kimin jeopolitik çıkarlarına uygundur.

Montrö Sözleşmesini en çok Rusya’yı Karadeniz’de NATO ile çevrelemek isteyen ve bu amaçla NATO’ya planlar hazırlatan ABD olduğu şüphesizdir.

Çünkü ABD NATO ile Baltık ülkeleri-Polonya-Romanya-Bulgaristan-Karadeniz hattında Rusya’yı çevrelemeye çalışmaktadır.

Odatv’de yayımlanan “Bu Ülkelerin Karadeniz’de Ne İşi Var” başlıklı yazımda da belirttiğim gibi, NATO’nun Standing Naval Force in the Black Sea adlı deniz gücü varlığını giderek artırmakta, NATO’nun Bulgaristan ve Romanya’yı destekleme  planında, Kanada, Fransa, Almanya, Macaristan, İtalya, Lüksemburg, Hollanda, Polonya, Portekiz, İspanya, Birleşik Krallık ve ABD yer almaktadır.

Ne yazık ki Türkiye de NATO’nun Rusya’yı Karadeniz’de çevrelemesini amaçlayan bu planı onaylamıştır.

Bu şartlarda, ABD’nin ve NATO güçlerini Karadeniz’e daha kolay girebilmesinin çareleri bulunmalıdır.

Kanal İstanbul projesi üzerinden Montrö Sözleşmesi’nin değiştirilmesi, ABD’nin NATO gücü ile Karadeniz’i kontrol etmesini ve Rusya’yı çevrelemesini kolaylaştıracaktır.

Eğer, ifade edildiği gibi tankerlerin İstanbul boğazından geçiş riskini azaltmak amacı ile bu kanal inşa edilecekse Karadeniz’i aşan yeni ve maliyeti kanala göre çok daha düşük boru hatları ile bu riski azaltmak mümkündür.

CEVAP BEKLEYEN SORULAR

Yazımızı bu konuda cevaplar arayan şu sorularla tamamlayalım;

-Montrö Sözleşmesi’nin değiştirilmesini kim, neden istemektedir?

-Kanal İstanbul projesi, Montrö Sözleşmesi’nin yeniden masaya yatırılmasını ve değiştirilmesini sağlayabilir mi?

-Montrö Sözleşmesi’nin değiştirilmesi, Türkiye için hangi ciddi güvenlik sorunlarına yol açacaktır?

-Karadeniz’in NATO vasıtası ile ABD tarafından kontrol edilmesi Türkiye’nin lehine midir?

-Kanal İstanbul projesi ve Montrö Sözleşmesi’nin değiştirilmek istenmesi, bölgesel jeopolitik dengeleri ve Türk-Rus ilişkilerini nasıl etkileyecektir?

-Rusya onay vermeden Montrö Sözleşmesi değiştirilebilir mi?

-Yoksa, Montrö Sözleşmesi’nin gündeme getirilmesinin amacı, yüksek rantlı bu projeye gerekçe oluşturmak mıdır?

SON SÖZ:

Muhalefet ve İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı İmamoğlu, sonu karanlık bir jeopolitik maceraya dönüşmekte olan bu projeyi bu yönü ile de gündemde tutmalıdır…

Odatv.com