İcra Avukatına Polis Koruması Teklifi
Son dönemlerde haciz işlemlerinde icra memurlarına eşlik eden avukatlara yönelik saldırılar artınca CHP'li vekil Mahmut Tanal, Meclis'e kanun teklifi sundu. Teklifleavukatın hazır olarak bulunduğu haciz işlemi esnasında kolluk kuvveti bulunmasının zorunlu hale getirilmesi amaçlanıyor.
Son dönemlerde
haciz işlemleri için icra memurlarına eşlik eden avukatlara yönelik saldırılar
arttı. Kocaeli'de bir evde haciz işlemleri sırasında silahlı saldırıya uğraşan
Av. Ersin Arslan hayatını kaybetmişti. Farklı illerde birçok icra avukatı da
uğradıkları saldırı sonucu yaralanmıştı.
Meslektaşlarının kelle koltukta icra memurlarına eşlik etmesi, CHP İstanbul Milletvekili Av. Mahmut Tanal’ı harekete geçirdi. Tanal, avukatın hazır olarak bulunduğu haciz işlemi esnasında kolluk kuvveti bulunmasının zorunlu hale getirilmesi amacıyla TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi sundu. Söz konusu teklifle avukatların fiziksel veya psikolojik saldırıya uğramalarının, kişilik haklarının ihlal edilmesinin önüne geçilmesi hedefleniyor.
AVUKATLAR
BORÇLU VE YAKINLARININ HEDEFİ OLUYOR
CHP’li Tanal’ın imzasını taşıyan İcra ve İflas Kanunu'nda Değişiklik
Yapılmasına Dair Kanun Teklifi’nin gerekçesinde, kural olarak haciz işleminin
icra müdürü veya görevlendirilen icra memuru tarafından gerçekleştirildiği
belirtildi. Ancak icra müdürü veya memurun haciz işlemineresen başlayamadığına
dikkat çekildi. Haciz isteme hakkının alacaklı tarafa ait olduğunun
kaydedildiği gerekçede, “Alacaklı, tedbir kararı alan kişi veya vekil tayin
ettikleri avukatın icra müdürlüğünden haciz veya tedbirin infazı için talepte
bulunması gerekmektedir. Alacaklının, tedbir kararı alan kişinin veya vekil
tayin edilen avukatın haciz mahallinde bulunma mecburiyeti bulunmamakla
birlikte haciz tutanağına imza atma yetkisi bulunmaktadır” denildi.
Her ne kadar gerek avukatların genel yetkileri gerekse İcra ve İflas Kanunu uyarınca haciz sırasında alacaklı vekillerinin hazır bulunabilme yetkileri olsa da avukatların birçok kez borçlu ve borçlu yakınları tarafından psikolojik ve fiziksel şiddete maruz kaldığının hatırlatıldığı gerekçede, son dönemlerde haciz işlemi için borçlunun evine veya iş yerine giden avukatların borçlu tarafından saldırıya uğradığı, yaralandığı hatta katledildiği bilgisinin medyaya yansıdığı dile getirilerek, bu tür hadiselerin hukuk camiasında derin üzüntüye sebep olduğu vurgulandı.
HACİZ İŞLEMİNDE KOLLUK KUVVETİ BULUNSUN
Kanun teklifinin gerekçesinde, avukatın haciz işlemi sırasında haciz mahallinde bulunma sebebinin, görevini gereği gibi ifa edebilmesi, temsil ettiği alacaklının haklarını ve alacaklarını koruyabilmesi olduğunu belirtildi. Avukat icra takibinin tarafı olmadığının altının çizildiği gerekçede,Avukatlık Kanunu’nun 34. maddesi hatırlatılarak, avukatların temsil ettikleri kişilere karşı kanundan kaynaklanan özen yükümlülüğü bulunduğu ifade edildi. Dolayısıyla özen yükümlülüğüne uygun bir şekilde herhangi bir hak kaybı yaşanmaması için çalışan alacaklı vekilinin haciz mahallinde borçlu veya yakınları tarafından psikolojik veya fiziksel şiddete uğramasının kabul edilemez nitelikte olduğunu kaydedildi.
İcra memurlarıyla birlikte haciz işlemine katılan avukatlara yönelik olası
saldırılara karşı güvenlik güçlerinin hazır bulunması gerektiğinin altının
çizildiği gerekçede, şöyle denildi: “İcra ve İflas Kanunu’nun 80. maddesine
göre borçlunun elinde bulunan malların haczi sağlanırken icra müdürünün zor
kullanma yetkisi bulunmaktadır. Zor kullanma yetkisinin temelinde kendi
rızasıyla borcunu ifa etmeyen borçluya karşı devletin yetkili organları eliyle
hukuki ve gerekirse fiili cebir uygulanarak borcu ifa edilmesinin sağlanması
bulunmaktadır. Zor kullanma hususunda bütün zabıta memurları icra müdürünün
yazılı müracaatı üzerine kendisine muavenet ve emirlerini ifa etmekle
mükelleftir. Bu açıdan zor kullanma yetkisini kolluk kuvvetleri tatbik eder.
Her ne kadar icra müdürüne zor kullanma yetkisi tanınmış olsa da bu durum
gerekli görüldüğü haller olarak sınırlandırılmıştır. Halbuki yaşanan saldırı ve
şiddet olayları dikkate alındığında alacaklı vekilinin katıldığı her haciz
işleminde olası saldırılara karşı kolluk kuvveti bulunması gerekmektedir. Bu
durum avukatların görevini gereği gibi yapabilmesi için şarttır.”