Hukuk Şanlıurfa'ya Uğramayacak Mı?
Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Şanlıurfa İl Başkanı Av. Ahmet Tüysüz, Hukuk Şanlıurfa'ya uğramayacak mı? diyerek, gündem de olan kentin ve kentlinin hukukunu korumak amacıyla Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa İl Temsilciliği'nin de açtığı davayla, imar değişikliği yapılarak konut alanına çevrilen usulsüzlüğe ilişkin açıklamalarda bulundu.
“Türkiye’de kamu
idaresinin hukuka aykırı iş ve eylemeleri aleyhine açılan davalarda yargısal
mücadele yürütmek, yoğun emek ve sabır gerektiren oldukça zorlu ve uzun
süreçler gerektiren maliyetli bir iştir. İşte böyle bir süreç kentin ve
kentlinin hukukunu korumak amacıyla Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa İl
Temsilciliği’nin açtığı davayla işletildi ve olumlu sonuç alındı.
Karaköprü İlçesi Doğukent Mahallesi 3309 ada 1 parselde 101 dönümlük Kadın Doğum ve Çocuk Hastanesi alanı ile Batıkent Mahallesi 761 nolu parselde yaklaşık 52 dönümlük Sağlık Tesis alanı (hastane) olan bu taşınmazlar, (150 dönüm) imar plan değişiklikleri ile konut alanına dönüştürülerek satılmak istendi. TMMOB Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa İl Temsilciliği’nin açtığı dava sonucunda, hukuka aykırı işlem ve usulsüzlükler Danıştay nihai kararı ile iptal edildi.
Ama ne yazık ki bu iptal kararını uygulamamakta direnen idareler ayak diremeye devam ediyor. Konuyla ilgili odanın sosyal medya hesabı üzerinden yapılan açıklamada; 9 Nisan 2021 tarih ve 3804 sayılı Cumhurbaşkanlığı Kararı ile onaylanan plan değişikliklerinin Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi ve Karaköprü Belediyesinde askıya çıkarıldığını, mahkeme kararıyla hukuka aykırı olduğu gerekçesiyle iptal edilen imar planı uygulamalarının aynı şekilde tekrar askıya çıkarıldığını ve bu şekilde Urfamızın sosyal donatılarının satılarak başka illere harcanacağını ifade ederek, kamuoyuna duyarlılık ve STK’lar ile vatandaşlara planlama süresinde itirazda bulunarak haklarını savunma çağrısında bulunulmuştur. Bu çağrı hukukun üstünlüğünün geçerli olduğu bir ülkede garip kaçardı. Çünkü asıl olan yargı kararlarına uygun işlem tesis etmektir. Ülkemizde bu çağrı oldukça olağan bir hak arama yöntemi haline geldi. Vatandaşlar gibi hak temelli çalışan sivil toplum kuruluşları da sosyal medyada benzer çağrılarla duyarlılık oluşturup adalet aramaya devam ediyor.
İDARENİN HUKUKSUZUYGULAMALARINA DUR DİYORUZ!
Kimin için ne ifade eder bilemeyiz ancak konuya ilişkin ilgili yasa maddelerini hatırlatmak isteriz;
• Anayasanın 138.Maddesinin 4. fıkrası: "Yasama ve yürütme organları ile idare mahkeme kararlarına uymak zorundadır; bu organlar ile idare mahkeme kararlarını hiçbir suretle değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geciktiremez."
• İdari Yargılama Usulü Kanunu Mad. 28/1 : "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. (…)”
• İdari Yargılama Usulü Kanunu Mad. 28/3: ‘’Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemeleri kararlarına göre işlem tesis edilmeyen veya eylemde bulunulmayan hallerde idare aleyhine Danıştay ve ilgili idari mahkemede maddi ve manevi tazminat davası açılabilir.’’
• Mahkeme kararlarını yerine getirmeyen yöneticiler aynı zamanda TCK.257.Maddesindeki “Görevi Kötüye Kullanma Suçu”nu da işlemiş olur.
Bu şehrin insanları, kendi emanetlerini Şehr-i emin vasfını taşıması gereken Belediye Başkanlarına teslim etmişlerdir. Belediye başkanları ve meclisleri mahkeme kararlarının gereğini tam ve eksiksiz olarak yerine getirmeyecekse Şanlıurfalıların haklarını korumak yerine ranta kurban edeceklerse insanlarımız onlardan nasıl emin olabilir?
Size konut için yer lazımsa ranta bulaşmadan vatandaşların hakkını yemeden ucuz konut projeleri için “Urfa’nın Etrafı Dumanlı Dağlar” türkülerine de konu olan ve Maliye Hazinesi adına kayıtlı dağlık alanları imara açın ki arsa maliyetlerini düşürmek suretiyle konut fiyatları da düşsün ve Şanlıurfalı hemşerilerimizin ucuz konut ihtiyacı karşılanmış olsun. Hastane yerlerimizi konut olarak satıp başka illere kaynak aktarmaktan vazgeçin.
Daha birkaç gün önce Resmi Gazete'de Cumhurbaşkanı imzasıyla İnsan Hakları Eylem Planı'na ilişkin genelge yayımlandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, insan hak ve özgürlüklerine ilişkin standartların yükseltilmesiyle, demokrasinin vatandaş memnuniyetine odaklı şekilde güçlenme sürecinin yeni bir ivme kazanacağını vurgulayarak; "Eylem Planı'nda kamu hizmetlerinin erişilebilir, hesap verilebilir, eşit, şeffaf ve adil bir şekilde sunulmasına ilişkin standartların yükseltilmesi hedeflenmektedir." ifadelerini kullandı.
Gönül ister ki bu yüksek ideallere ulaşılsın. Ama anlaşılan konu Şanlıurfa olunca maalesef hukukun üstünlüğü rafa kaldırılıyor. İdarenin iş ve eylemlerine konu hizmetlerin “şeffaflık, hesap verilebilirlik” ilkeleri ışığında kamu yararı gözetilerek adil bir şekilde sunulması prensipleri unutuluveriyor. Hal böyle olunca uygulamada karşılığı olmayan şaşaalı eylem planlarına kim inanabilir.
Şehir Plancıları Odası Şanlıurfa İl Temsilciliğinin bu haklı hukuk mücadelesinde tavrımız açık ve nettir: Hukuksuzluğun tam karşısında hukuktan yanayız. Karar mekanizmasındaki İmar Komisyonlarını, Belediye Meclis üyelerini ve ilgili kamu kurum ve kuruluşlarını kanuna karşı hileye başvurmadan, Türk Ceza Kanununda düzenlenen görevi kötüye kullanma suçu ve ileride olası ağır tazminatlarla karşı karşıya kalmadan mahkeme kararının gereğini derhal ve eksiksiz olarak uygulamaya Deva Partisi olarak davet ediyoruz. Konuyu ve düşüncemizi şehrimizin güzide basınına ve değerli kamuoyuna saygı ile duyuruyoruz” dedi.