Harran Üniversitesi Hastanesinde Personele Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Anlatıldı
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Reşat Ceylan tarafından hastane çalışanlarına yönelik Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi ile ilgili bilgilendirme semineri düzenlendi.
Şanlıurfa Harran Üniversitesi Hastanesi, personel eğitimlerine önem verirken, özellikle önemli hastalıklar konusunda personeline yönelik eğitimler veriyor. Dr. Mehmet Reşat Ceylan hastanenin toplantı salonunda gerçekleştirilen seminerde yaz aylarında kenelerin ortaya çıkmasıyla görülen Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) hastalığıyla ilgili bilgi verdi.
Dr. Mehmet Reşat Ceylan, Kırım-Kongo Kanamalı Ateşinin belirtileri, bulaşma yolları ve tedavisi ile ilgili detaylı bir sunum yaparken, hastalıktan korunma yollarıyla ilgili tavsiyelerde bulundu.
Ceylan, seminerde şu bilgileri aktardı:
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi Hastalığı Nedir?
Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA), ateş, halsizlik, iştahsızlık, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma, ishal ve ağır vakalarda kanama gibi bulgular ile seyrederek ölümlere neden olabilen zoonotik (hayvanlardan insanlara bulaşan) karakterli bir enfeksiyon hastalığıdır. KKKA etkeni Bunyaviridae ailesinden Nairovirus grubundan tek sarmallı RNA virüsü olan Crimean-Congo haemorrhagic fever virüsüdür.
Hastalık ülkemizde başlıca hastalık etkenini taşıyan kenenin tutunması veya bununla temas sonucunda bulaşmaktadır. Ülkemizde hastalığın bulaştırıcısı asıl kene türü Hyalomma marginatum’dur. Bunun yanı sıra hastalık viremik dönemdeki hayvanların veya hasta kişilerin kan, doku, vücut çıkartılarına korunmasız temas sonucunda da bulaşabilmektedir.
Hastalık ülkemizde ilk olarak 2002 yılında dikkatleri çekmiş ve 2003 yılında kesin tanısı konmuştur. KKKA vakaları, hastalığın başlıca bulaştırıcısı olan kenelerin aktifleştiği dönemden başlayarak ülkemizde bahar ve yaz aylarında görülmektedir. Hastalık ülkemizde bulaştırıcısı kene türünün yaşam alanlarıyla uyumlu bir şekilde görülmektedir. KKKA vakaları çoğunlukla İç Anadolu’nun kuzeyi, Orta Karadeniz ve Doğu Anadolu’nun kuzeyinde yoğunlaşmaktadır.
KKKA Hastalığı Hangi Yollarla Bulaşır?
• Virüsü taşıyan özellikle Hyalomma türüne ait kenelerin insan vücuduna tutunması,
• Virüsü taşıyan kenelerin çıplak el ile ezilmesi,
• KKKA virüsünü taşıyan hayvanların kan, doku ve diğer vücut sıvıları ile temas edilmesi,
• KKKA hastalarının kan ve diğer vücut sıvıları ile temas edilmesi ile bulaşır.
KKKA Hastalığı Hayvanlarda Görülür Mü?
Hastalık hayvanlarda belirti göstermez. Hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden, hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler. Bu sebeple hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas edilmemelidir. Hayvan sahipleri hayvanlarını kenelere karşı uygun ilaçlarla, doğru yöntemle belirli aralıklarla ilaçlamalı, hayvan barınakları kenelerin yaşamasına imkan vermeyecek şekilde yapılmalı, barınaklardaki çatlaklar ve yarıklar tamir edilerek badana yapılmalıdır.
KKKA Hastalığı İnsandan İnsana Bulaşır Mı?
Hastalığa yakalanan kişilerin kan, vücut sıvıları ve çıkartıları ile hastalık bulaşabilir. Bu nedenle hasta ile temas eden kişiler gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske v.b.) almalıdır. Kan ve vücut sıvıları ile korunmasız temastan kaçınılmalıdır. Bu şekilde bir temasın olması durumunda, temaslının en az 14 gün süreyle ateş ve diğer belirtiler yönünden takip edilmesi gerekmektedir.
KKKA Hastalığının Belirtileri Nelerdir?
Hastalık virüsün alınma şekline bağlı olarak 1-14 gün sürebilen kuluçka döneminden sonra ateş, halsizlik, üşüme, titreme, yaygın kas ağrıları, baş ağrısı, bulantı-kusma, ishal, yüzde ve gözlerde kızarıklık, deri döküntüsü gibi şikâyetlerle kendini gösterir. Hastalığın ilerleyen dönemlerinde cilt kanaması, diş eti kanaması, burun kanaması, mide-barsak kanaması, akciğer ve beyin kanamaları görülebilir.
KKKA Hastalığının Tanısı Nasıl Konulur?
KKKA hastalığında erken tanı, ihtiyaç duyulduğunda kan ve kan ürünlerinin sağlanması ve etrafa bulaşın önlenmesi açısından çok önemlidir. Ayırıcı tanının hızla yapılıp hastanın öncelikle KKKA olup olmadığı değerlendirilmelidir. Hastalığın kesin tanısı serum örneğinde PCR ile viral RNA’nın ya da ELISA ile spesifik IgM antikorlarının gösterilmesi ile konulur.
Kenelerden Korunmak Için Ne Yapılmalıdır?
Tarla, bağ, bahçe ve piknik alanları gibi kene yönünden riskli alanlara gidilirken, kenelerin vücuda girmesini engellemek maksadıyla mümkün olduğu kadar vücudu örten giysiler giyilmeli, pantolon paçaları çorapların içerisine sokulmalı, mümkünse çizme giyilmeli, ayrıca kenelerin elbise üzerinde rahat görülebilmesi için açık renkli kıyafetler tercih edilmelidir. Kene yönünden riskli alanlardan dönüldüğünde kişi kendisinin, çocuklarının vücudunda (kulak arkası, koltuk altları, kasıklar ve diz arkası dahil) ve kıyafetlerinde kene olup olmadığını kontrol etmelidir.
Vücuda Tutunmuş Keneyi Gördüğünüzde,
Hiç vakit kaybetmeden çıplak el ile dokunmamak şartıyla, eldiven, kağıt mendil, bez veya naylon poşet gibi materyal kullanarak, ezmeden, patlatmadan hemen çıkarın. Kene vücuttan ne kadar kısa sürede çıkarılırsa hastalık riski de o kadar azalmaktadır. Ancak, keneyi kendiniz çıkaramıyorsanız hemen en yakın sağlık kuruluşuna başvurun. Vücuda tutunan veya hayvanların üzerinde bulunan keneleri kesinlikle çıplak el ile öldürmeyin ve patlatmayın. Kenelerin üzerine sigara basmayın, kolonya ve gaz yağı gibi maddeler dökmeyin.
Keneyi Vücuttan Çıkardıktan Sonra,
Kene tutunan yeri, su ve sabunla temizleyin. Daha sonra tentürdiyot veya baticon gibi bir antiseptik ile silin. Kendinizi 10 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izleyin ve bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edin.
Hayvanlarla Temas Edecekseniz,
Hayvanların kanlarına, vücut sıvılarına veya dokularına çıplak el ile temas etmeyin. Hastalık hayvanlarda belirti göstermeden seyrettiğinden, hastalığın sık olarak görüldüğü bölgelerde bulunan hayvanlar sağlıklı görünse bile hastalığı bulaştırabilirler.
Hastalığa Yakalanan Kişiler İle Temas Edecekseniz,
Gerekli korunma önlemlerini (eldiven, önlük, maske v.b.) alın. Hasta kişilerin kan, vücut sıvıları ve çıkartıları ile hastalığın bulaşabildiğini unutmayın.
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Hastası İle Temas Ettiyseniz,
Kendinizi 14 gün süreyle halsizlik, iştahsızlık, ateş, kas ağrısı, baş ağrısı, bulantı, kusma veya ishal gibi belirtiler yönünden izleyin ve bu belirtilerden bir veya bir kaçının ortaya çıkması halinde derhal en yakın sağlık kuruluşuna müracaat edin..
Kırım Kongo Kanamalı Ateşi Tedavi;
KKKA tedavisinin temelini destek tedavisi oluşturur. İhtiyaca göre kan ve kan ürünlerinin verilmesi gerekir. Bunun yanı sıra hastanın sıvı ve elektrolitlerinin takibi, semptomatik tedavi ve varsa organ yetmezliklerine yönelik tedavi yapılır. Bu gün için hastalıktan korunmaya yönelik etkinliği kanıtlanmış bir aşı veya etkene spesifik bir ilaç bulunmamaktadır. Ülkemizde hastalığa karşı aşı geliştirme çalışmaları devam etmektedir.
Seminer, soru cevap bölümünün ardından sona erdi.